Anasayfa » Dünya » Tunus Seçmeni Laik Parti İle Yola Devam Dedi

Tunus Seçmeni Laik Parti İle Yola Devam Dedi

Laik-Parti-İle-Yola-Devam-Dedi-3Türkiye’nin Arap Baharı’ndan etkilenen ülkelere bir model olup olamayacağına dair tartışmalar sürerken, Tunus’ta süregelen gelişmeler, Arap Baharı ardından yeniden yapılanmaya başlayan Ortadoğu’da Türkiye’nin etkinliğinin artmakta olduğunu göstermektedir. Bu siyasi gelişmeler ışığında yapılan Tunus seçimlerinde seçim Komisyonu’nun verdiği bilgiye göre Nida Tunus 217 sandalyeli meclisten 85 milletvekili çıkardı.İslamcı Nahda Hareketi ise 69 sandalye ile ikinci sırada kaldı. Nida Tunus bünyesinde, soldan merkez sağa muhtelif siyasi gruplar yer alıyor. 2011 yılında iktidardan uzaklaştırılan Zeynel Abidin Bin Ali’nin yandaşları da Nida Tunus’a destek veriyor. İslamcı Nahda 2011 yılında yeni anayasayı yazmak için yapılan kurucu meclis seçiminden en güçlü parti olarak çıkmış, daha sonra seçmen desteği erimişti.İslam dünyasında Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile birlikte nadir sayıdaki laik ve demokratik ülkelerden biri olma özelliği gösteren Tunus’ta Arap Baharı sonrasında geçen kısa sürede çok önemli siyasi gelişmeler yaşanmıştır.

 

Laik-Parti-İle-Yola-Devam-DediYasemin Devrimi sonrasında Cumhurbaşkanı Zeynel Abidin Bin Ali’nin, başlayan protesto gösterileri neticesinde yurtdışına kaçmasının ardından, Tunus Meclis Başkanı Fuad Mebazaa’nın geçiş dönemi niteliğindeki geçici Cumhurbaşkanlığında ülkede ılımlı İslamcı Ennahda Partisi (Yeniden Doğuş Partisi) liderlerinden Muhammed Gannuşi başkanlığında bir seçim hükümeti kurulmuştur.

 

 

İslamcı yönetime ihtiyatlı bakış nedeniyle, bu dönemde kurulan iki farklı Gannuşi hükümetinde de protesto gösterilerinin önüne geçilememiş ve bu nedenle Gannuşi’nin yerine Beji Caid Essebsi Başbakanlığında yeni bir geçiş hükümeti kurulmuştur.23 Ekim 2011 tarihinde gerçekleştirilen ilk demokratik ve bağımsız seçimlerde, liderliğini Raşid Gannuşi’nin yaptığı Ennahda Partisi oyların %40’ını alarak birinci parti çıkma başarısını gösterebilmiş ve 217 sandalyeli Kurucu Meclis’te 89 sandalye kazanmıştır.

Laik-Parti-İle-Yola-Devam-Dedi-1Ennahda Partisi’ni 29 sandalyeyle Cumhuriyet için Kongre Partisi (CPR), 26 sandalyeyle Özgürlük Kalkınma ve Demokrasi için Halk Bildirisi ve 20 sandalye ile Ettakatol Partisi takip etmiştir. Seçimlerin akabinde Ennahda, Cumhuriyet için Kongre (CPR) ve Ettakatol partileri arasında 21 Kasım 2011 günü imzalanan bir protokolle üç parti arasında bir koalisyon hükümeti kurulması, Cumhurbaşkanlığı vekilliğine Cumhuriyet için Kongre Partisi Başkanı Dr. Munsif el Marzuki’nin, Ulusal Kurucu Meclis Başkanlığına Ettakatol Partisi Başkanı Dr. Moustapha Ben Jafaar’ın ve Başbakanlığa Ennahda Genel Sekreteri Hamadi Jebali’nin getirilmesi konularında mutabakata varılmıştır.12 Aralık 2011 tarihinde gerçekleştirilen Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ise, CPR Başkanı Dr. Munsif el Marzuki Tunus Cumhurbaşkanlığı’na seçilmiştir.

 

Laik-Parti-İle-Yola-Devam-Dedi-2 Ancak hayali kurulan bağımsız parlamento ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerine rağmen ülkede kaos sona ermemiş ve muhalif milletvekilleri Şükrü Belayid ile Mohamed Brahmi’nin karanlık eller tarafından suikasta kurban gitmesiyle Tunus kendisini yeni bir siyasi krizin tam ortasında buluvermiştir. Şu kaos ortamında yapılan görüşmeler neticesinde, teknokrat kökenli Sanayi Bakanı Mehdi Jomaa 14 Aralık 2013 tarihinde parlamento dahilindeki partilerin çoğunluğunun desteğini alarak yeni hükümeti kurmakla görevlendirilmiştir.Bu krizin ardından yeni ve demokratik bir anayasa hazırlamaya odaklanan Tunus Parlamentosu,26 Ocak 2014’te yeni ve demokratik bir anayasayı onaylayarak yürürlüğe koymuştur.Bu anayasada gerici Şeriat hukukunun yerine Tunus’un laik ve demokratik bir devlet olduğunun altı çizilmiş ve İslam dünyasında Tunus modelinden sıkça söz edilmeye başlanmıştır.Ekim ayının sonlarında yapılan Parlamento seçimlerinde ise ülkedeki demokratik dönüşümün ve istikrar ortamının devam ettiği görülmüş ve seçimlerden çağdaş ve laiklik yanlısı Nida Tunus (Tunus’un Sesi) zaferle çıkmıştır.

Laik-Parti-İle-Yola-Devam-Dedi-4Nida Tunus seçimlerde aldığı %37,56 oyla 217 sandalyeli meclisten 85 milletvekili çıkarmış, ılımlı İslamcı Ennahda ise % 27,79 oy alarak kazandığı 69 sandalye ile ikinci sırada yer almıştır.Büyük bir siyasal koalisyon niteliğinde olan ve içerisinde sol tandanslılar, sağcı liberaller, Desturcular (Habib Burgiba’nın müritleri olarak değerlendirilen ve vesayet yönetimine eğimli olan grup) ve Tunus siyasal hayatının en önemli aktörlerinden Tunus Genel İşçi Sendikası ile Ulusal İşverenler Sendikası temsilcilerinin bulunduğu Nida Tunus, aslı itibarıyla Ennahda’ya karşı devşirilmiş bir siyasal ortaklık niteliğindedir.Bu partinin geleceğine ilişkin göze batan en önemli çekincelerden biri
de çok farklı kesim ve eğilimleri içerisinde barındırdığından karşı karşıya kalınabilecek sorunlar bağlamında yaşanabilecek bir farklılaşma sonucu parçalara ayrılabilmesi ihtimalinin her aşamada yüksek olabilecek olmasıdır.Nitekim parti içerisinde herkesin kabul ettiği “çatı aday” niteliğinde olarak görülen Essebsi’nin, 23 Kasım’da gerçekleştirilecek Cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazanması halinde, parti içerisinde kişileri ve grupları birbirleri ile anlaşmazlığa ve hatta husumete kadar itecek bir liderlik yarışı başlayabilir.

Laik-Parti-İle-Yola-Devam-Dedi-523 Kasım’da gerçekleştirilecek olan Cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki adaylar değerlendirildiğinde seçimlerin favori ismi; Nida Tunus’un adayı olan, 1926 doğumlu ilerlemiş yaşı eleştirilen Tunuslu siyasetçi, hukukçu ve eski Dışişleri Bakanı ve devrim sonrasındaki Başbakanlardan olan Beji Caid Essebsi’dir. Fransa’da hukuk okumuş ve bu ülkede deneyimi olan Essebsi, geçmişte Habib Burgiba’nın danışmanlığını da yapmış ve daha çok eski rejimle adı anılan bir isimdir. Diplomat kimliği ile Tunus’un Almanya Büyükelçiliği görevinde de bulunmuş olan Essebsi’yi halk için tercih edilebilir kılan faktör ise İslamcılara karşı geniş tabanlı bir laik koalisyonu ayakta tutabilecek en uygun isim olmasıdır. Seçimlerde iddialı olabileceği değerlendirilen bir diğer aday ise merkez sol çizgideki Cumhuriyet için Kongre Partisi’nin (CPR) desteklediği Dr. Munsif el Marzuki’dir.Fransa’da tıp eğitim almış, gençlik yıllarında bir dönem Hindistan’a giderek Mahatma Gandhi’nin meşhur “pasif direniş” yöntemini el almış ve Güney
Afrika’ya da giderek totaliter rejimin olumsuz özelliklerini gözlemlemiş olan Marzuki, 2011’deki devrim sonrasında geçici Cumhurbaşkanlığı görevinde bulunmuş saygın bir isimdir.