Anasayfa » Dünya » Kadına Yönelik Şiddet

Kadına Yönelik Şiddet

Kadına şiddet, ülkemizde gündemden hiç düşmeyen üzücü ve düşündürücü olaylardan biridir. Her geçen gün yeni bir kadına karşı şiddet vakası ile karşılaşmaktayız. Kadına şiddet olaylarının ve kurbanlarının sayısı son 10 yılda ürkütücü şekilde arttı. Uzmanlar, modern yaşam biçimine uyum sağlamakta zorluk çeken erkeğin kadına yönelik şiddet uyguladığını belirtiyorlar. Şiddete eğilimli kişiler sadece kadına değil herkese karşı tepkilidir ve bunu gizleyemiyorlar. Şiddet eğilimli kişiler, genelde aşırı kontrolcü yapıda, kuşkucu, tahammülsüz, basit olaylarda bile sert tepkiler gösteren, acımasızlıkları dikkat çeken, hatta bununla övünen kişilerdir. Kadına Yönelik Şiddete Gösterilen Gerekçeler Kadına yönelik şiddete erkeklerin ne gibi gerekçeler gösterdiği ve yapılan şiddetin nasıl başladığı soruları en çok sorulan sorular arasında yer alıyor. Bu sorular için yapılan değerlendirmelerde genellikle kıskançlık ve reddedilme, toplumda kabul görmediğini düşünme gibi nedenler üzerinde duruluyor. Bu gibi gerekçeleri dile getirmeyenler ise çok basit nedenlerle şiddet uyguluyorlar. Örneğin yemeğin beğenilmemesi, çamaşır, temizlik, ütü gibi ev işlerinde kusur bulunması gibi. Burada daha ziyade ev dışında erkeğin yaşadığı kişiliğine yönelik yaralanmaların öfkesini evdeki kadına, bazen de çocuklara yöneltmesi de söz konusudur. Kadınların iş hayatına girmeleri ve sosyal hayata katılması şiddetin niteliğinde ve niceliğinde fark yaratıyor. Kadınların iş hayatına daha fazla katılması, ekonomik özgürlük kazanmasının erkeğin yüzyıllardır toplumda kendine biçilen rolde karmaşa yarattığı bilinen bir gerçek. Ekonomik olarak ya da kariyer olarak eskisinden daha güçlü durumda olan kadın, yetersizlik duyguları zaten var olan bir erkek tipi için şiddete yönelme nedeni oluyor. Burada yalnızca fiziksel şiddet değil, aynı zamanda sözel ve psikolojik şiddet de söz konusudur.. Yapılan araştırmalarda eğitimli ve biraz daha kontrollü erkeklerin daha çok psikolojik şiddet uyguladığı görülmektedir. Toplum içinde küçük düşürme, giyim ya da saç modeliyle ilgili eleştiriler, çok kilolu olduğu gerekçesiyle eleştirilip başka kadınlarla kıyaslamalar, ev sorumluluklarının yerine getirilmemesi eleştirileri, kadının işi gereği katılmak zorunda olduğu mesai dışı toplantı ya da yemekler konusunda engellemeler en sık rastlanan nedenler oluyor. En fazla şiddet ise kırsal kesimde, köylerde değil, köy ve kasabasından kente göçmüş ama bu modern hayata kadın kadar adapte olamamış erkeklerden geliyor. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, henüz kamuoyuna açıklanmayan TBMM Kadına Yönelik Şiddetin Sebeplerini Araştırma Komisyonu’nun “Türkiye’de Kadına Yönelik Aile İçi Şiddet Araştırması 2014” Raporu’nun detaylarını paylaştı. Türkiye’de Kadına Yönelik Aile İçi Şiddet Araştırması 2014’teki verilere göre, cinsel şiddet en fazla Kuzeydoğu Anadolu’da uygulanırken, fiziksel şiddetin ise en çok Orta Anadolu’da yaygın olduğu görülüyor. İstanbul’un ise fiziksel şiddet yaygınlığı sıralamasında bu 6 bölgeden üst sıralarda yer aldığı anlaşılıyor. Bakanlık, Hacettepe Üniversitesi Nüfus Etütleri Enstitüsü’nce yürütülen araştırmaya ilişkin raporlamanın sürdüğünü aktardı. Ekonomik şiddet ya da istismara uğradığını belirten kadınların oranı yüzde 30. Bu veri, kentte yüzde 32, kırsalda yüzde 23 olarak değişkenlik gösteriyor. Yaşamı boyunca en az bir kez ısrarla takip edildiğini söyleyenler yüzde 27, sürekli telefonla arandığını söyleyenler yüzde 19 oldu. Yaşamının Herhangi Bir Döneminde Fiziksel Şiddet ile Karşılaşma Yaygınlığı Araştırma verilerine göre yaşamının herhangi bir döneminde fiziksel şiddet ile karşılaşma yaygınlığında Orta Anadolu bölgesi Yüzde 43 oranı ile ilk sırada yer alıyor. Batı Anadolu yüzde 42 oranı ile ikinci sırada, yüzde 39 oranı ile Kuzeydoğu Anadolu üçüncü sırada bulunuyor. Ege Bölgesi Yüzde 37, Akdeniz yüzde 36, İstanbul yüzde 36, Batı Karadeniz yüzde 34, Güneydoğu Anadolu yüzde 33, Doğu Marmara ve Batı Marmara Yüzde 30’ar ve yüzde 27 en düşük oranla Doğu Karadeniz bölgesi yer alıyor. Yaşamının bir döneminde cinsel şiddet ile karşılaşma yaygınlığı sıralamasında ise durum şöyle: Kuzeydoğu Anadolu yüzde 16 ile ilk sırada bulunuyor. Onu Batı Anadolu yüzde 15 ile ikinci, İstanbul yüzde 13 ile üçüncü sırada izliyor. Batı Marmara, Ege yüzde ve Akdeniz yüzde 12’şer, Güneydoğu Anadolu, Ortadoğu Anadolu ve Doğu Marmara yüzde 11’er, Orta Anadolu ve Batı Karadeniz yüzde 10’ar oranıyla yer alıyorlar. Bu verilere göre yaşamının bir döneminde cinsel şiddet ile karşılaşma yaygınlığı, yaşamının herhangi bir döneminde fiziksel şiddet ile karşılaşma yaygınlığından oransal olarak daha düşük bir düzeydedir. Duygusal şiddet Ege Bölgesinde yüze 54, fiziksel şiddet açısında Orta Anadolu yüzde 43 ve cinsel şiddet aşısından Doğu Anadolu yüzde 16 oranında paya sahip. Kadına şiddet açısından İstanbul kadına şiddet açısından tek başına yüzde 36 oranıyla dikkat çekiyor.