23 Nisan 1920, Türk milletinin iradesini temsil eden, “Egemenliğin Kayıtsız Şartsız Milletin” olduğunu kabul eden Birinci Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) açıldığı ve Türk milletinin egemenliğini ilân ettiği tarihtir. Böylece 23 Nisan 1920’de Türk Milleti için ”Yeni Bir Meclis ve Yeni Bir Ruh” ortaya çıkmıştır. Fransız İhtilali sonucunda olağanüstü yetkilerin verildiği bir meclis kurulmuştu. Bu bir konvasiyon sistemi idi. Bir birliği temsil eden olağanüstü yetkileri olan bir meclisti. Yasama, yürütme ve yargı meclisin elindeydi. Daha doğrusu meclise hükmeden liderde idi. 1789 Fransız İhtilali’nden sonra kurulan meclislerden biridir. Fransa’yı 1795 yılına kadar idare etmiştir. Konvansiyon Meclisi iş başına geçer geçmez ilk olarak Fransa’da krallığa son verdiğini ve yeni idarenin “Cumhuriyet” olduğunu ilan etti. Konvansiyon Meclisi’nin ilk işi Kral XVI. Louis’yi yargılamak oldu. Meclis, az bir çoğunlukla da olsa Kralın idamına karar verdi. XVI. Louis’nin idamından sonra Konvansiyon Meclisi’ndeki üç partili üyeleri arasında ayrılıklar başgösterdi. Bu durum Fransa’yı iç işleri bakımından kötü bir duruma soktu. Süreç içinde “İhtilâl evlâtlarını yemeye başladı” ve önde gelen İhtilal liderleriyle birlikte birçok kimse idam edildi. Bu dönem ihtilal tarihi içinde “devlet terörü” denen bir safhaya tekabül eder. Fransa’da müthiş bir terör idaresi hüküm sürmeye başladı. Bu nedenle de Konvansiyon Meclisi uzun ömürlü olamadı. Nihayet 1795’te hem teröre, hem de Konvansiyon Meclisi’ne son verilerek yeni bir Anayasa yapıldı. Tarihteki ikinci önemli konvansiyon sistemi Sovyet rejimidir. Bütün iktidar Sovyetlerin elinde idi ama gerçekte iktidarı kullananlar Sovyet liderleri olmuştu. Konvansiyon sistemi gerçek bir birleşmeden çok “mebusların mecburi” bir birleşmesi idi. İhtilal heyecanı yerini korku, terör ve ikiyüzlülüğe bırakmıştı. Bu sistemin (konvansiyon sisteminin) tarihteki ilk istisnası 23 Nisan 1920’de çalışmaya başlayan TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ’DİR. Sağdan sola hiçbir ayırım yapmadan her fikrin sahibi Meclis’te üyeydi. BİRLEŞİLEN ANA NOKTA YURDUN İŞGALDEN KURTARILMASIDIR. Meclis’teki bütün gruplarla (muhalif ve yandaş) Meclis Kurtuluş Savaşı boyunca çalışmaya devam etmiştir. Ankara Meclis Hükümeti 1921 yılında bir anayasa daha hazırladı ve bu ikisi birlikte yürürlükte kaldı.. Ancak 1922 yılında Saltanatın lağvı, 1923’te Cumhuriyetin ilanıyla bu ikili anayasa yürürlükten kalktı ve 1924 yılında Türkiye devletinin rejimini cumhuriyet olarak düzenleyen yeni anayasa kabul edildi. Atatürk, 23 Nisan 1924’te ‘23 Nisan’ gününün bayram olarak kutlanmasına karar vermiştir. Atatürk, bu tarihten beş yıl sonra 23 Nisan 1929’da bu bayramı çocuklara armağan etmiştir ve 23 Nisan ilk defa 1929 yılında Çocuk Bayramı olarak da kutlanmaya başlanmıştır. 1979’da, yine ilk olarak altı ülkenin katılmasıyla uluslararası boyuta taşıdığımız bu millî bayramımıza, ortalama olarak her yıl kırkın üzerinde ülkeden gelen ve Türk çocuklarının misafiri olan yabancı ülke çocukları da katılmaktadır. Dünya’da çocuklarına bayram hediye eden ve bu bayramı bütün dünya ile paylaşan ilk ve tek ülke Türkiye’dir. Türk milletinin gönlünde, onun bağımsızlığının sarsılmaz ifadesi olarak en önemli yeri işgal eden 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, her yıl yurdumuzda, yurtdışındaki temsilciliklerimizde ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde, bütün kurumlarımızda, okullarımızda ve her evde çeşitli etkinliklerle kutlanarak millî birliğimizin kenetlenmiş ifadesini temsil etmektedir. Büyük önder Atatürk’ün düşüncesinde çocuklar, milletin geleceğidir. Onlara duyduğu sarsılmaz güvenin ve büyük sevginin ifadesi olarak, millî bayramımız olan 23 Nisanları çocuklara armağan etmiştir. Tarihimizin gurur dolu sayfalarının yeni nesillerce öğrenilmesi ve Türk Devleti’nin devamını emanet edeceğimiz yeni Cumhuriyet bekçilerinin bu bilinçle yetişmesi amacıyla 23 Nisanlar, önemli birer vesiledir. Bir Destanın Öyküsü YIL: 1920… Birinci Dünya Savaşı’ndan yeni çıkmış bir millet, özgürlük ve bağımsızlık için daha büyük bir mücadeleye, Kurtuluş Savaşı’na başladı. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları, yurt savunmasına göğsünü siper etti. Ancak bağımsızlık ve millet egemenliği için atılması gereken çok önemli bir adım vardı. Milletin temsilcilerinden oluşan Meclis’in açılması… Ve o Meclis, Ankara’da toplanacaktı. Açılış tarihi ise 23 Nisan 1920 olarak açıklandı. O gün geldiğinde Ankara’da büyük bir coşku vardı… Mustafa Kemal ve beraberindeki milletvekilleri, önce Hacı Bayram Camii’nde cuma namazını kıldı. Ardından da dualarla ilk Meclis’in açılışını gerçekleştirdi. Aynı gün, Meclis’in adının, “Türkiye Büyük Millet Meclisi” olmasına karar verildi. İlk konuşmayı yapan Sinop Milletvekili Eşref Bey, Meclis’in açılışını “Milletimizin iç ve dış tam bağımsızlık içinde alın yazısının sorumluluğunu doğrudan doğruya yüklenip, kendi kendisini yönetmeye başladığını bütün dünyaya ilan ederek, Büyük Millet Meclisi’ni açıyorum” sözleriyle duyurdu. Bir milletin kaderinin değiştiği 23 Nisan günü, Türkiye’nin ilk resmi bayramı ilan edildi… Bu tarihi gün, 1922’den itibaren Ulusal Egemenlik Bayramı olarak kutlanmaya başlandı. Türkiye’nin ilk milli bayramı olan 23 Nisan, 5 yıl sonra daha anlamlı bir hal aldı. Ulu Önder Atatürk, 23 Nisan’ı çocuklara armağan etti. İlk Çocuk Bayramı kutlaması da 23 Nisan 1927’de Atatürk’ün himayesinde Ankara’da gerçekleşti. 1981’de kabul edilen 2429 sayılı kanunla bayramın adı “23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı” oldu. Anadolu’nun yokluk içinde olduğu yıllarda 23 Nisan coşkuyla kutlanmaya başlandı. Aradan geçen yıllarda bu coşku her yıl daha artarak Atatürk’e ve milli bayramlara olan sevgi ve bu bayramları kutlama özeni, milletçe sahiplenme her yıl daha da artıyor.. Atatürk Öncülük Etti İlk 23 Nisan kutlamaları, 1922’de Ankara’da yapıldı. Kutlamalara öğrenci lerin katılması bayrama ayrı bir neşe kattı. Atatürk’ün desteğini alan Himaye-i Etfal Cemiyeti, yani Çocuk Esirgeme Kurumu; 23 Nisan 1923’te yetim çocuklara yardım için harekete geçti. Böylece 23 Nisan, çocuklarla özdeşleşti. Ulu Önder, ulusal egemenliği armağan ettiği çocuklara şöyle seslenmişti: “Küçük hanımlar, küçük beyler! Sizler geleceğin bir gülü, yıldızı ve ikbal ışığısınız. Memleketi asıl ışığa boğacak olan sizsiniz.” Çocuklarımız Daha Büyük Bir Türkiye’de Yaşayacak Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle yayınladığı mesajında, “Çocuklarımız, artık daha büyük, daha güçlü, daha zengin, daha istikrarlı bir Türkiye’de yaşayacaklar” dedi