Anasayfa » Genel » 31 MART Yerel Seçimlerine Doğru…

31 MART Yerel Seçimlerine Doğru…

Türkiye, uluslararası alanda
ülkemiz üzerine oyunların planlandığı, hesapların yapıldığı ve
başta PKK/PYD terörü olmak
üzere terör örgütlerine karşı sürdürdüğü mücadele dolayısıyla oldukça hassas bir dönemde
çok önemli ve o ölçüde de kritik
ve bekamızla doğrudan ilgili bir
yerel seçim süreci yaşıyor.
31 Mart Yerel Seçimlerinin
yapılacağı tarihe her gün bir
adım daha yaklaşılırken siyasi
partiler ve tespit ettikleri adaylar yoğun bir şekilde seçim kampanyalarını sürdürüyor, projelerini açıklıyorlar. Yaşanan seçim sürecinde bütün dikkatler
AK Parti ile MHP’nin kurduğu
Cumhur İttifakı üzerinde yoğunlaşıyor.
Demokrasi tarihimizde 31
Mart Yerel Seçimlerinde bir
ilk yaşanıyor. İlk kez yerel seçimlerde sadece partiler değil
aynı zamanda kurulan ittifaklar da (Cumhur İttifakı ve Millet İttifakı) seçim yarışını yüksek bir tempoda sürdürüyorlar.
Doğası gereği kuşkusuz
her seçimin kendine özgü dinamikleri vardır. Ancak yerel seçimlerin dinamikleri diğer seçimlere göre çok farklıdır. Özellikle yerel seçimlerde ittifak farklı özelliklere ve
dinamiklere bağlıdır. Farklı ve
önemli dinamiklerin biri ise belediye başkan adaylarının yarattığı etkilerdir. Bu nedenle
31 Mart Seçimleri zor bir seçimdir, kâğıt üzerinde varılan
ittifaklar uygulamada kolay işlemeyebilir. Çünkü yerel seçimler her şeyden önce bir gönül işidir, sevda işidir, hizmeti, tecrübeyi, birikimi esas alan insanı sevme, kişiye ve partiye
bağlılık işidir; dolayısıyla ittifak
en güçlü şekilde tabanda, gönüllerde yapılır.
Her siyasal parti kendi seçim stratejilerine ve yöntemlerine göre hazırlıklarını tamamladıktan sonra seçim kampanyalarının startını verdiler.
AK Parti’nin Ana Seçim
Sloganı “Birlikte Yönetelim”
AK Parti seçim kampanyasının startını 31 Ocak’ta verdi. Ak Parti’nin seçim programına göre 60 gün sürecek kampanyanın ilk 20 gününde yapılan hizmetler anlatılıyor. İlk yirmi günden sonra ise kampanyanın geri kalan 40 günlük süresi içinde vaatler ve projeler
seçmenlere anlatılarak hizmet
için onay istenecek.
AK Parti geniş kapsamlı
ve her yönüyle titizlikle yürüttüğü seçim kampanyası çalışmalarını tamamlayarak “Birlikte Yönetelim” ana sloganıyla
kampanyayı 31 Ocak’ta başlattı. AK Parti 2009 yılındaki yerel
seçim kampanyasında “İşimiz
Millet, Gücümüz Millet”, 2014
yılındaki seçim kampanyasında ise “Daima Hizmet, Daima
Millet” sloganını kullanmıştı. AK Parti 31 Mart Yerel Seçimlerinde ise son iki yerel seçim döneminden tamamen farklı bir anlayış ve yaklaşımla 2023
vizyonunu esas alan ve “Gönül
Belediyeciliğini” de kapsayan
bir slogan kullanarak kampanyayı sürdürecek.
AK Parti’nin 31 Mart Yerel
Seçim Manifestosu
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip
Erdoğan, 31 Mart 2019 tarihinde
yapılacak yerel seçimlerde belirlenen adayların tanıtıldığı toplantıda AK Parti Seçim Manifestosunu açıklandı. Cumhurbaşkanı
ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan Seçim Manifestosunu açıkladığı konuşmasında, dünya nüfusunun yüzde 55’inin şehirlerde yaşadığı
gerçeğine dayanan anlayışla AK Parti olarak şehirlere ve onlara hizmet için
kurulmuş belediyelere çok önem verildiğini, dünya idrakiyle şehri şekillendirdiklerini, Türkiye’nin uzun süre yönetimine hâkim olamayan plansız, istikrarsız, umursuz hastalıklı zihniyetlerin
elinde örselendiğini, oyalandığını, kadim şehirlerimizi bu hastalıktan kurtarmak için ülkemizi maddi ve manevi medeniyet değerleriyle yeniden buluşturmak için çalıştıklarını, “Gönül Belediyeciliği” ile milletimizin önüne çıktıklarını, hedeflerinin tüm fertleri ile önce
milletimizin gönlünü kazanmak, ardından sandıkta oyunu almak olduğunu,
Selçuklu mimarisinin sadeliği, Osmanlı
mimarisinin zarafetini ve günümüz modern mimarisini mest eden bir anlayışla
çalışacaklarını belirtmesi dikkat çeken
önemli noktalar oldu.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel
Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın manifestoda yer alan hedefleri açıklamadan önce konuşmasında şu hususlara
yer verdi:
“Gençler Seyyid Nesimi’nin dediği
gibi”
‘Gülden terazi tutarlar,
Gülü gül ile tartarlar,
Gül alır gül satarlar,
Çarşıda pazar güldür gül.
Gönüller birleştiğinde ancak böyle şehirler kurulur.’Yeni Teknolojiler Önemli
Fırsatlarla Birlikte Kimi
Belirsizlikleri de Yaratıyor
“Dünya nüfusunun yüzde 55’i
şehirlerde yaşıyor. İşte bu anlayışla AK Parti olarak şehirlerimize ve
onlara hizmet için kurulmuş belediyelerimize çok önem veriyoruz. Bugün il ve ilçe merkezlerinde yaşayanların nüfus oranı yüzde 80’i aştı.
Dünyada nüfusun yüzde 55’i şehirlerde yaşıyor. Bu oran ileride 3’te
2’ye çıkacak. Şehirde yaşayan insan sayısı artarken küresel ölçekte gelir dağılımı da giderek bozuluyor. Yapay zekâ gibi yeni teknolojiler önemli fırsatlarla birlikte kimi belirsizlikleri de beraberinde getiriyor.
Pek çok sıkıntı ile boğuşan dünyamız artık tarihi bir yol ayrımına
gidiyor. Bu bizi şehir ve medeniyet
tasavvuru ile bunların ayrılmaz bir
yanı olan belediye hizmetlerinde
daha farklı bir noktaya itiyor. Dünyayı ve hayatımızı nasıl idrak ediyorsak, yaşadığımız şehirlere de
öyle şekil veririz.
Türkiye uzun süre yönetimine
hâkim olamayan plansız, istikrarsız, umursuz, hastalıklı zihniyetlerin elinde örselenmiş ve oyalanmıştır. Açık yüreklilikle kabul etmek gerekir ki bırakın sonradan kurulanları, kadim şehirlerimiz de bu hastalıktan kurtulamamıştır. Bize göre
köklü medeniyetin böyle hoyrat bir
şehir ve yapılaşma biçimine dönüşmesinin altında insan fıtratının bir kenara bırakılıp bireysel hırsların önemsenmesi yatıyor.
Mazisiyle barışık olamayan, geleceğini de
sağlıklı inşa edemez. Ülkemizi maddi ve manevi medeniyet değerleriyle yeniden buluşturmak
için çalışıyoruz.
Gönül Belediyeciliği
Belediyecilikteki tecrübemizi sürekli zenginleştirerek, geliştirerek milletimizin hizmetine sunduk. 94 mahalli seçimlerinde bu ülkenin CHP’den tevarüs ettiği çöp, çukur ve çamurla mücadele diyerek yola çıktık. Çünkü
CHP çöptür, çukurdur, çamurdur. Öyle devraldık İstanbul’u ve onlardan tamamen arındırdık.
Ve 2004’te yerel kalkınma başlıyor sloganını
kullandık ve o günden bu güne başkanlarımızın
önüne çok büyük hedefler koyduk.
Ülkemizin diğer vizyoner projeleri gibi, şehirlerimiz için de kısa, orta ve uzun vadeli strateji belgeleri hazırlayacağız. Kısa vadeli hedefleri her yıl, orta vadeli hedefleri başkanların dönem bitiminde, uzun vadeli hedefleri de ülkemizin 2023, 2053, 2071 vizyonlarıyla birlikte takip
edeceğiz. Bunlar için Cumhurbaşkanlığı bünyesinde bir izleme, değerlendirme merkezi kuruyoruz. Böylece işlevsiz ve denetimsiz planlamayı da ortadan kaldıracağız.

Şehirlerin Mimarisinde Yeni Bir Anlayışla
Üçlü Yol İzlenecek
“Selçuklu mimarisi sadeliğini, Osmanlı mimarisinin zarafetini ve günümüz modern mimarisini mest
eden bir anlayışla çalışacağız. AK Parti belediyeciliğiyle, insanlarıyla birlikte ağacından, hayvanına
kadar tüm canlıların güven içinde yaşadığı şehirlere sahip olmanın huzuruna kavuşacağız. Güçlü alt
yapılarımız, şehirlerimizle ilgili tasavvurlarımızı gerçekleştirebilmenin teminatıdır.”
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı
Erdoğan’ın Açıkladığı Manifesto
AK Parti’nin 31 Mart Yerel Seçim Manifestosu
toplam 11 başlık altında toplandı. Manifestodaki hedefler şu başlıklar altında açıklanıyor:
“1. Şehir Planlamaları
İstismara açık parsel bazlı plan değişikliklerine
geçit vermeyeceğiz. Milletimizin hayat kalitesini artırmayan hiçbir işe vakit ve kaynak ayrılmayacak.
2. Altyapı ve Ulaşım
Bu konu çözülmeden şehirlerimizi gerçek anlamda şehir yapamayacağımıza inanıyoruz. Önümüzdeki dönemde içme suyu, yağmur suyu, doğalgaz,
kanalizasyon temel altyapı sorunları tamamen çözülmemiş hiçbir şehrimizi inşallah bırakmayacağız.
AK Partili belediye olmayan şehirlerimizi de yakından takip edeceğiz. Kaldırımları sadece yayaların
hizmetine sunacağız.3. Kentsel Dönüşüm
Şehirlerimizi çarpık yapılaşma ve deprem riskinden arındırmaya devam edeceğiz. Alan
bazlı kentsel dönüşümü teşvik edeceğiz. Tek tip uygulamalar yerine bölge ve vatandaşların ihtiyaçlarını gözeten çözümler üreteceğiz.
4. Benzersiz Şehirler
Her şehrin tarihini hikâyesini,
dokusunu koruyarak benzersiz
şehirler düsturu ile şehirlerimizin tarihi, yapısı ve mekânlarına
göre çalışmalar yaparak gelecek
nesillere miras bırakacağız. Taklitten kaçınarak geçmişten feyz
alan ve bugünün ihtiyacına cevap veren, herkese dokunacak
mekânlarla donatılmasını sağlayacağız.
5. Akıllı Şehirler
Akıllı şehirlerle hayatı kolaylaştıracak, tüm akıllı şehir uygulamalarını destekleyeceğiz. Mobil teknolojilerin böylesine geliştiği dönemde Türkiye’yi bu büyük yarışta inşallah geri bırakmayacağız.
6. Çevreye Saygılı Şehirler
Çevreye duyarlı, geri dönüşümü önceleyen, doğaya saygılı, tabiata duyarlı şehirler ile
bütün sorunları görerek adımlar
atacağız. Eşimin de başında olduğu sıfır atık prosesini devam
ettirerek şehirlerimizi inşa ve
ihya ettireceğiz.
7. Sosyal Belediyecilik
Sosyal belediyecilik anlayışımızı, kadın, genç, yaşlı ve engellilerimize hizmet verecek şekilde geliştireceğiz. Hizmet götürülmeyen hiçbir şehri bırakmayacak, kimsesizlerin kimsesi
olacağız. Ve belediyecilik anlayışımızı buraya oturtacağız. Kadın, spor, kültür, engelli ve yaşlı
merkezleri gibi hizmetleri en küçük yerleşim noktalarına kadar
götürmeye devam edeceğiz
8. Yatay Şehirleşme
Gönüllerimize hitap eden şehirlerimizi, toprakla daha çok buluşan, toprağa yakın, komşuluk
ilişkilerini yakın tutan yatay mimari anlayışı ile geliştireceğiz.
Ve böylece akıllı şehir uygulamalarına kadar pek çok sorunu
kolayca çözebileceğiz.
9. Halkla Birlikte Yönetim
Şehirli Hakları Bildirgesi
hazırlayacak, yaşayan herkesin
ortak akıl ile alacağı şehirli meclisleri ile ihalelerin dahi canlı yayın dâhil herkese açık yapılması
için tüm imkânları sağlayacağız.
10. Tasarruf ve Şeffaflık
Tüm çalışmalar tasarruf ve
şeffaflık anlayışıyla şekillendirilecek ve bu bir ilke haline gelecek.
11. Değer Üreten Şehirler
Değer üreten şehirlerle AK
Parti Belediyeciliğini bir üst aşamaya taşıyoruz. Şehirlerimizin
gayrimenkul rantı ile değil, geleceğe medeniyet mirası olacak
eserlerle değerlenmesini sağlayacağız.”
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı’nın adayları tanıttığı ve Seçim Manifestosunu
açıkladığı toplantıda, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın alışılmış ve
çok önemli bir özelliği olan katılanların heyecan ve coşkusunu
sürekli yüksek tutan hitap yeteneği her zamanki gibi en üst noktada idi. Bu heyecan sadece hitap yeteneğinden kaynaklanmıyordu aynı zamanda verilen vaatlerin niteliği, zenginliği ve çağdaşlaşan Türkiye’de vatandaşların özlemlerini, beklentilerini karşılamasından ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bilinen kararlılığından, verilen vaatlerin yerine getirileceği güveninden, inancından kaynaklanıyordu.
Özellikle Birleşmiş Milletler konut ve şehirleşme konferanslarında ortaya konan sosyal, kültürel ve ekonomik açılardan yeşil
alanların artırıldığı yatay şehirleşmenin geliştirildiği daha sağlıklı ve kaliteli şehirleşme vaatleri oldukça dikkat çeken ve heyecan veren
hususlardır.
CHP Lideri Kılıçdaroğlu, CHP’nin
12 Maddelik Yerel Seçim Bildirgesini
Açıkladı
CHP’nin Belediye Başkan Adayları Tanıtım Toplantısı Ankara Spor Salonu’nda yapıldı. Düzenlenen toplantıda CHP’nin aday tanıtımı yapıldı ve 31 Mart Seçim Bildirisi ile
yerel yönetimlerde temel ilkeleri açıklandı.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun
açıkladığı yerel seçim bildirgesi 12 maddeden oluşuyor. CHP’nin 31 Mart Yerel Seçim
Bildirgesi’nde öngörülen hedefler arasında ülkemizde önemli sorunlar olarak sürekli gündemde yer alan eğitim, çevre ve ortak
yaşam alanları dikkat çekiyor.
CHP Genel Başkanı Kemal
Kılıçdaroğlu’nun yaptığı konuşmada açıkladığı 12 madde halinde yer alan yerel yönetimlerin
temel ilkeleri şunlardan oluşuyor:
1.Hoşgörülü ve saygılı kentler,
2. Hakça paylaşan kentler,
3. Hesap veren ve şeffaf yönetilen kentler,
4. Yoksulluğu yenen kentler,
5. Üreten ve istihdam edilen kentler,
6. Yenilikçi, akıllı kentler,
7. Ulaşım ve altyapı sorunları çözülmüş kentler,
8. Sosyal adaleti sağlayan kentler,
9. Kültür ve sanatı geliştiren kentler,
10. Doğa dostu yeşil kentler,
11. Mutlu ve gülümseten kentler.
12. Bereketli, Huzurlu, Özgür Kentler

CHP Genel Başkanı Kemal
Kılıçdaroğlu konuşmasında
şu hususları belirtti:
“Türkiye’yi 21. yüzyılın yıldızı haline getirmek için mücadele edeceğiz. Bizim mücadelemiz; onur, hak, adalet, birlikte
kardeşçe yaşama mücadelesidir. Biz dostluktan, haktan, adaletten söz edeceğiz. Bu ülkenin
adalete, hakka ve hukuka ihtiyacı var. Bu ülkenin birlikte yaşamaya ihtiyacı var. Bu ülkede
herkesin ekmeğe, işe ihtiyacı
var. Biz bu güzel toplumu cennete dönüştürmek için mücadele edeceğiz. Belediye başkanlarımızın temel görevlerinden birisi bu olacaktır.
Bu toplantıdan sonra herkes
alana çıkacak. Asla ve asla kırıcı bir dil kullanmadan, herkesi
dinleyerek ve onun sorunlarına
nasıl çözüm üreteceğimizi anlatarak ülke sathına yayılacağız.
İYİ Parti ile işbirliği yaptık,
Sayın Akşener’e ve tüm İYİ Partililere sevgilerimizi ve saygılarımızı gönderiyoruz. Saadet Partisi ile dirsek teması yaptık, bütün Saadet Partililere sevgilerimi, saygılarımı gönderiyorum.
Türkiye’nin çözülemeyecek
hiçbir sorunu yoktur. Herhangi bir soruna çözüm bulmak istiyorlarsa CHP’nin kadrolarına
başvuracaklar. Bugüne kadar
bu kararlılıkta, bu inançla çözüm üreterek yolumuza devam
ettik. Sorunu çözmek için sağlıklı planlamalar yapmamız gerekiyor. Biz yurt genelinde sorunları yeri geldiğinde anlatacağız. Hepimizin yaşadığı ortak sorun Türkiye iyi yönetilmiyor, bırakın yönetilmeyi Türkiye
savruluyor. Eğer bir siyasal iktidar sorunları çözme kapasitesini kaybetmişse, o siyasal iktidar
çözüm üretemez, bir süre sonra
şikâyet makamı haline dönüşüyor. Mevcut iktidar çözüm üretemiyor, vatandaşa şikâyet ediyor.
Çözüm üretemiyorsan o koltuğu
bırakacaksın.
CHP Ne Yapacak, Ne
İstiyor?
“Beldede yaşayan herkese eşit davranacağız. Belediye
başkanlarımız toplumun bütün
değerlerine saygılı olacaklar. Bir
mahallede farklı bir anlayış varsa ve bu anlayış tarihsel değerlerden geliyorsa, saygı duyacak.
Halkça belediyecilik. Rant
tüm belediyelerde vardır. Rantın halkça paylaşılmasını istiyoruz. Pendik Çınarca mahallesine sesleniyorum, senin sorununa biz sahip çıktık, şimdi
sen CHP’yi seçeceksin. Rantı sana vereceğiz kardeşim.
Üsküdar’daki, Kirazlıtepe’deki
kardeşime sesleniyorum. Sen
CHP’ye oyunu vereceksin. Oradaki rant sana ananın ak sütü
gibi helaldir.
Hesap veren kentler. Biz belediye başkanları olarak halktan vergi topluyoruz. Dolayısıyla
harcadığımız her kuruşun hesabını belde halkına vermek bizim
namus borcumuzdur. Biz kulhakkı yemeyiz, yaptığımız her
harcamayı beldeye hesap veririz. Belediyelerimiz şeffaf yönetilecek.
Yoksulluğu yenen kentler.
Hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği kentler. Asgari ücret alan
kardeşlerimize sesleniyorum. 1
Ocak’tan itibaren CHP’li belediyelerde asgari ücret 2 bin 200 liradır. İster büyükşehir ister belde. 2 bin 20 lira değil de 2 bin
200 lira almak istiyorsan oyunu
CHP’ye vereceksin. Yetmiyor, 1
Ocak’tan itibaren Nisan ayına
kadar bütün farkları sana ödeyeceğiz.
Üreten ve istihdam yaratan
kentler. Her alanda üretmeli. Büyükşehirler kırsalla iş birliği yapmalı. Bunu özellikle CHP’li olmayan belediyedeki insanlarıma sesleniyorum. Senin ektiğin çiçek ithal ediliyorsa, ona
oy verme kardeşim. Onları sen
üreteceksin. Belediye satın alacak, sen de kazanacaksın, belediye de kazanacak. Kırsalı da
zenginleştireceğiz, kenti de mutlu edeceğiz.
Teknolojinin insana hizmet
ettiği kentler. Bugün soruyorlar
İstanbullulara ‘Nerede yaşamak istersiniz?’ diye. ‘Kadıköy’de,
Beşiktaş’ta, Sarıyer’de isterim’
diyor. Ama sözümüz söz, bütün
İstanbul’u böyle yapacağız.
Kültür ve sanatı geliştiren
kentler. Özelliği nedir kentte yaşamanın? Kentin bir kültürü, sanatı, sporu vardır, bunları yaşayacaksınız. Biz bunu sağlayacağız. İstanbul’da ev hanımlarının yüzde 50’si boğazı görmemiş. Yazık günah değil mi bu insanlara? Neden evlere hapsediliyorlar? Bütün bunların üstesinden geleceğiz.

MHP’nin Seçim Sloganı:
Beka İçin Milli Karar, Cumhur
İçin İstikrar
Milliyetçi Hareket Partisi, 31
Mart Yerel Seçimlerin kampanya sloganını “BEKA İÇİN MİLLİ
KARAR, CUMHUR İÇİN İSTİKRAR” olarak belirledi.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Edip Semih Yalçın, yaptığı
yazılı açıklamada, “15 Temmuz
ihanet teşebbüsü sonrasında
bazı tarihi adımlar atmaya başlayan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ihanete karşı halkın
verdiği tepkinin haklılık ve meşruiyet tuğlalarını döşedi, siyaset
kurumunun uzlaşma zemininde
buluşmasını sağladı.”
Cumhurbaşkanlığı Hükümet
Sisteminin 24 Haziran 2018 seçimleriyle hayata geçmesinde
belirleyici unsurun Cumhur İttifakı olduğunu ifade eden Yalçın,
Cumhur İttifakı’nın temel mantık
ve prensibini, milli öncelikler ve
devletin bekasının teşkil ettiğinin altını çizdi.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Edip Semih Yalçın, “Milli öncelikler ve beka tercihinin içinde sadece bu kavramların kelime anlamını aşan zengin kıymet hükümleri ve hassasiyetler yer almaktadır. Bunların içinde
aidiyet duygusu, mensubiyet şuuru, maşeri vicdan, istikrar, milli şeref ve haysiyetin korunması,
milli değerlerimizin muhafazası,
din ve vicdan hürriyeti, inançlara
saygı gibi daha nice etkenler sayılabilir” ifadesini kullandı.

MHP Kampanyasının
Konsepti
MHP Genel Başkan Yardımcısı Yalçın, MHP’nin 31 Mart
2019 Yerel Seçimlerinin kampanya stratejisini belirtilen doğrultuda hazırladığını vurgulayarak, “Kampanya konsepti olarak
da ‘Beka için milli karar, cumhur için istikrar’ temel sloganını belirlemiştir. Bu ana temanın
yanı sıra ‘Sağduyunun birlikteliği, Cumhur İttifakı’ ve ‘Türkiye ehline emanet’ gibi tali sloganlar da seçim sathı mahallinde kullanılacaktır” açıklamasını
yaptı.MHP Genel Başkan Yardımcısı Edip Semih Yalçın, MHP
seçmeninin adaydan çok partisinin politikalarına, tutarlılığına,
duruşuna, kurumsal kimliğine oy
verdiğine işaret ederek, Cumhur İttifakı’nın başarısındaki etkin MHP rolünün, mensuplarının
hafızasına kazındığını, Cumhur
İttifakı’nın 24 Haziran’da yakaladığı başarı, elde ettiği imkân ve
kuvvetin, klasik seçmen temayülünün değişimi açısından da tayin edici olduğunu belirtti.
Yerel seçimlerde belediye
meclisi ve il genel meclis üyelerinin de belirleneceğini anımsatan
Yalçın, bu üyeliklerin, yeni yönetim modelinin yerleşip olgunlaşmasında yapıcı işlev icra edeceğini kaydetti.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Edip Semih Yalçın açıklamasında ayrıca şu değerlendirmede de bulundu: “Bu açıdan
oyların kararlı ve bilinçli bir şekilde kullanılması yerelde denge ve denetim mekanizmalarının sağlıklı biçimde işleyişi açısından önem arz etmektedir.
Yeni yönetim modelinde parlamento ile cumhurbaşkanlığı arasındaki denge ve denetim ilişkisi
neyse il ve ilçe meclisleri ile belediye başkanı arasındaki münasebet de öyledir. Yerel seçimlerde İstanbul, Ankara ve İzmir
başta olmak üzere önemli illerde ve genel olarak da yurt çapında 30 Mart 2014’te oluşan tablonun korunması hem yerelde istikrarın hem de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin devamı
açısından önem arz etmektedir.
O tarihte milli öncelikleri ve istikrarı esas alan seçmen tercihinin,
31 Mart 2019’da da sürdürülebilmesi, demokratik bir değer taşımaktadır.”

Kampanya Çalışmaları
Yalçın, bu çerçevede yerel
seçimde kampanya çalışmalarını yürütmek üzere MHP milletvekilleriyle MDK ve MYK üyeleri ve
partiye hizmeti şiar edinmiş dava
arkadaşlarının farklı ekipler halinde görevlendirildiğini bildirdi.
Kampanya ekiplerinin, 81 ilde
faaliyette bulunmak üzere bütün
yurt sathında sahada olacaklarını, il başkanlarıyla koordineli çalışacaklarını belirten Yalçın, “Tarihin hafıza kaybına tahammülü
olmadığı, geçmişte yaşanan acıların unutulmasının geleceğimizi kararttığı aziz milletimize sabır ve kararlılıkla anlatılacaktır”
dedi.MHP Genel Başkanı
Bahçeli Yeşeren ve Yükselen
Tehdit Dalgasına Dikkat Çekti
MHP Genel Başkanı Devlet
Bahçeli, yaptığı basın açıklamasında Yerel Mahalli Seçimler
öncesi yeşeren ve yükselen
tehdit dalgasına dikkat çekti.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli basın açıklamasında; “Türk milleti bugüne kadar
maruz kaldığı çetin imtihanlardan alnının akıyla çıkmış, zorlu
ve zorba kuşatmaları eşsiz iradesiyle, emsalsiz imanıyla bertaraf etmiştir. Tarihin her döneminde sahneye çıkan kirli hesap
sahipleri, sahaya sürülen karanlık senaryo failleri eninde sonunda mahcup ve mağlup edilmişlerdir.
7 Haziran sonrası kurulan
siyaset pazarında; PKK patentli, FETÖ siparişli CHP ile HDP
ortaklığının oyunları boşa çıkartılmış, içimizdeki virüslerin
tezgâhı bozulmuştur.
Millete rağmen iktidar talebi
gasptır, gafilliktir.
1 Kasım 2015 Milletvekilliği Genel Seçimlerinden hemen
sonra partimizi kontrol altına
almak, tarihsel ve milli hüviyetini yok etmek için düğmeye basıldığı açık bir gerçektir.
Milletvekili sayımızın yarı
yarıya azalmasıyla birlikte henüz seçim sonuçları netleşmeden, 1 Kasım’ın akşamında
gizlendikleri kovuklardan, pusuya yattıkları mahzenlerden
pervasızca sağa sola dökülenlerin gerçek yüzleri, asıl niyetleri bugün her yönüyle deşifre
olmuştur.
Bugüne kadar bir vesileyle
yollarını bizimle ayıranlar beş
stratejik hataya düşmüşlerdir:
Birinci hata, MHP’nin başarılı olmasını engellemek,
hatta MHP’yi siyasi tedavülden
kaldırmak gayesidir.
İkinci hata, gayri meşru kurultay dayatmalarıyla partimizi kamuoyu nezdinde itibarsızlaştırma ve tartışmalara boğmaktır.
Üçüncü hata, aksi iddialara rağmen yeni bir parti kurulmasına ortak olmak, buna destek vermektir.
Dördüncü hata, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin
karşısında CHP-HDP – SP blokuna girmektir.
Beşinci hata, 31 Mart 2019
Mahalli İdareler Seçimleri’nde
zillet ittifakının tarafı olmak,
cumhur iradesinin karşısında
bulunmaktır.Bu beş hatadan nedamet duyan her kardeşime, her arkadaşıma elbette kapımız da, gönlümüz de ardına kadar açıktır, açık
kalacaktır.
31 Mart 2019 Mahalli İdareler
Seçimleri için son kozlarını masaya sürmüşlerdir.
1 Nisan sabahı Türkiye için
yeni bir kurgu yapan, yeni bir
Gezi düşü kuran, yeni bir sokak
hareketi düşleyen varsa kuşku
yok ki buna pişman olacaktır.
.
Fransa’yı baştan ayağa saran ve diğer Avrupa ülkelerine sıçrayan sarı yelek terörüne
özenen varsa, bunun bedelini
çok ağır ödeyeceklerini de şimdiden ifade etmek isterim.
Sarı yelek giyen çıplak yatmayı göze almalıdır.
Bu işin şakası yoktur.
Mesele beka meselesidir.
Mesele Türkiye meselesidir.
Adalet Bakanlığı’nın önüne
sandalye atıp oturmak için rest
çekenler, YSK’yı kuşatmadan
bahsedenler, zoru görünce kaçacak yer arayanlar vakit geç olmadan ayaklarını denk almalıdırlar.
Milliyetçi Hareket Partisi 31
Mart 2019 Mahalli İdareler Seçimlerine üç belediye fazla alırım, beş belediye eksik alırım anlayışıyla yaklaşmıyor, yaklaşmayacaktır.
1 Nisan 2019 sabahı
Türkiye’nin başına çorap örmek
için hazırlık yapan, el ovuşturan,
sarı rüyalar gören kim ya da kimler varsa karşılarında bizi bulacaklardır.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin güçlenip Cumhur İttifakı’nın geleceğin mimarı
olabilmesi için 31 Mart 2019 eşiği güvenle ve demokratik denge
eşliğinde geçilmelidir.
31 Mart 2019 Mahalli İdareler Seçimlerine, önce ülkem ve
milletim, sonra partim ve ben
ilkesi kapsamında bakıyor, bu
şekilde kavrıyoruz.
Çünkü Türkiye’nin beka düzeyinde tehditlerle muhatap olduğunu görüyor, sadece elimizi değil gövdemizi de taşın altına
seve seve koyuyoruz.
31 Mart 2019’da Türkiye kazansın istiyoruz.
31 Mart 2019’da huzur, kardeşlik, refah, beka ve milli birlik
öne çıksın diyoruz.
Samimiyetle hareket edeceğiz, çerden çöpten, eften püften
meselelere takılmayacağız.
Milli mutabakatla, Cumhur
İttifakı’nın ruhuyla Türkiye’nin
prangalarını söküp atacağız.

Denizi geçmişken derede boğulmayacağız.
Yeni bir Türk zaferine cumhurun ittifak duruşuyla imza atacağız.

Milli Öncelikler ve Devletin
Bekası Anlayışına Dayanan
Yerel Seçimler
31 Mart Yerel Seçimlerinde
Milli Öncelikler ve Devletin Bekası ön plana çıkan önemli bir anlayış olurken seçimin esas yarışanları siyasi partilerden çok isim
olarak Cumhur İttifakı ve Millet İttifakı olmuştur. Siyaset uzmanlarına göre bu Yerel Seçimlerde
dikkat çeken bir husus da siyasi partilerin yeni seçmen “açılımı”
olarak AK Parti’nin içki, CHP’nin
din atağıdır.
Liste teslimi öncesi yapılan
son görüşmeler sonucu AK Parti ve MHP’nin oluşturduğu Cumhur İttifakı bir miktar daha genişledi. MHP 16 ilde, AK Parti de 3
ilde adaylarını geri çekti. Böylece
Cumhur İttifakın tek adayla girdiği şehir sayısı 51’e yükseldi. Bu
adayların 44’ü AK Parti’den, 7’si
ise MHP’den geliyor. Söz konusu adaylıkların 30’unu büyükşehir belediyeleri oluşturuyor.
Haber kaynaklarından elde
edilen bilgiler göre MHP, aralarında Ankara, İstanbul, İzmir, Antalya, Aydın, Balıkesir, Bursa,
Denizli, Diyarbakır, Erzurum, Eskişehir, Gaziantep, Hatay, Kahramanmaraş, Kayseri, Kocaeli,
Konya, Malatya, Mardin, Muğla,
Ordu, Sakarya, Samsun, Şanlıurfa, Tekirdağ, Trabzon, Van ve
Rize’nin bulunduğu illerde AK
Parti’nin adayını destekleyecek.
AK Parti’nin ise aralarında Adana, Manisa, Mersin ile
Osmaniye’nin bulunduğu illerde
MHP’nin adayına destek vereceği belirtiliyor.
CHP ve İYİ Parti’nin oluşturduğu Millet İttifakı’nın ise 50 ilde
uzlaşıya vardığı bildirildi. Uzlaşıya varılan illerin 22’sini büyükşehirler oluşturuyor. İstanbul, Ankara, İzmir, Adana gibi büyükşehirlerde CHP aday çıkardı. İYİ
Parti’nin aday çıkaracağı büyükşehirler arasında Konya, Kayseri, Kocaeli, Balıkesir ve Gaziantep gibi iller bulunuyor.
CHP ve MHP 31 ilde ise kendi adayları ile yarışacak.
Anadolu Ajansı, 31 Mart’ta
yapılacak yerel seçimlerde 17
milletvekilinin de belediye başkan adayı olmak için yarışa girdiğini belirtti. Haberde AK P’den
3, CHP’den 5, HDP’den 6, İYİ
Parti’den 2, bağımsız olarak da 1
milletvekilinin belediye başkanlığı için yarışacağı belirtildi.
Saadet Partisi 31 Mart yerel
seçimlerine kendi adaylarıyla giriyor. Saadet Partisi İstanbul’da
Necdet Gökçınar’la, Ankara’da
Mesut Doğan’la, İzmir’de Şerafettin Kılıç’la yarışacak. Ordu
Büyükşehir Belediyesi için Saadet Partisi adına yarışacak isim
ise İçişleri Bakanlığı yapan İdris
Naim Şahin olacak.