Anasayfa » ARŞİV » 261 » Ayın Yorumu

Ayın Yorumu

Türkiye iç ve dış politikada kritik önemde değişimlerin, gelişmelerin yaşandığı süreçlerden geçiyor. Ak Parti’nin 14 yıldır devam eden iktidar döneminde siyasi istikrarın yaşanması, ülkemizin 40-50 yıllık dönemde sağladığı en önemli siyasal gelişmelerden biridir. Siyasal istikrar ve iktidarda uyum, ülkemizin yeniden yapılandırılması, demokratikleşme çalışmalarında, siyasal, ekonomik ve sosyal gelişmelerde olumlu katkılar sağlayan bir unsur olmuştur. Ancak son aylarda AK Parti içinde yaşanmaya başlanan gelişmelerin bir “siyasal kriz” görüntüsü vermesi, istikrar açısından kuşku yaratmıştır.

PKK/PYD-IŞİD terör eylemlerinin dış kaynaklı bir merkezden kumanda verilerek tırmandırıldığı, canlı bombalar, şehir çatışmaları boyutuna geldiği, terörün şekil değiştirdiği, Suriye başta olmak üzere sınır komşularımızdaki iç savaşa varan istikrarsızlıkların tehlikeli zemin yarattığı, ağır risklerin gündeme geldiği bir ortamda Ak Parti’deki siyasal gelişmeler kamuoyunda endişe ile karşılanmıştır. Ak Parti’de ortaya çıkan siyasal çalkantının ağır bir “siyasal krize” dönüşebileceği, kopmaların ve bölünmelerin olabileceği varsayımları bu endişeleri daha da artırıcı bir etki yapmıştır.

Yurt içinde tırmandırılan terör, Ak Parti içinde yaşanan siyasal gelişmeler olurken Güney sınırlarımızda ABD-PYD/PKK-Rusya’nın Suriye’de ortaya koyduğu yeni “oyun” bölgedeki istikrarsızlığı,
krizi ve ülkemize yönelik tehditleri daha da artıran bir boyut kazandı. ABD Merkez Kuvvetler Komutanı General Joseph Votel’in “Rakka Operasyonu” öncesi Kobani’ye yaptığı ziyaret, ABD-PKK/PYD yakın işbirliğini artık saklanamayacak şekilde ortaya koymuştur. Bu son derece önemli gelişme Türkiye’ye karşı tehdit ve işbirliğinin niteliğini göstermesi bakımından da önem taşımaktadır.

Amerikan Özel Kuvvetleri’ne mensup askerlerin üniformaları üzerindeki PKK’nın Sürüye kolu olan PYD/YPG arması ABD-PKK/PYD işbirliğini ortaya koyan somut bir mesaj niteliğindedir. Bu mesajın açık anlamı, Türkiye’nin kesin ve net karşı çıkışına rağmen ABD’nin, Suriye ve Irak’ta “birleşik bir Kürt devleti” için PKK/PYD’yi güçlendirme kararlılığını ortaya koymasıdır. Göstergeler net olarak Türkiye üzerinde uluslararası bir planın varlığını ortaya koymaktadır. Böyle bir ortamda her zamankinde daha çok ülke düzeyinde siyasal istikrara, uyuma, işbirliğine ve dayanışmaya ihtiyacımız vardır.

Bu bağlamda Ak Parti’de yaşanan “kriz sürecinin” “fırtınaya dönüşmeden” süratle, uyum ve barış ortamı içinde olağanın üstünde sonuçlanmış olması çok önemlidir. AK Parti Olağanüstü Kongresi’nde Binali Yıldırım’ın yeni Genel Başkanı seçilmesi, partini yeni yönetiminin oluşturulması ve Binali Yıldırım Başkanlığında yeni Hükümetin süratle kurularak göreve başlamış olması, söz konusu koşullarda ülkemiz için önemli bir kazanım olarak değerlendirilmektedir.

Başbakan Binali Yıldırımın yeni anayasa ve terörle mücadele mesajları ülkemizin geleceği açısından son derece önelidir. AK Parti’nin yeni Genel Başkanı ve yeni Başbakan, verdiği önemli mesajla PKK’nın ve terörün Türkiye için çok büyük bir tehlike oluşturduğunu ve terörle sonuna kadar mücadelenin esas olduğunu, terörle mücadelede hiçbir şekilde taviz verilmeyeceğini milletimize ilk ağızdan yeniden duyurmuştur. PKK’nın artık çöküş sürecinin yaşadığı günümüzde AB ve ABD başta olmak üzere uluslararası baskının Türkiye üzerinde artırıldığı, “terörün yeniden tanımlanmasının” istendiği günümüzde Başbakan Yıldırım’ın terörle mücadeledeki kararlılık mesajı, uluslararası boyutta da önem kazanmıştır.

AK Parti’de içinde ve yüklendiği görevlerde sağladığı başarılar, adını daima “mega projeler” ve hizmetlerle duyurmuş olan Başbakan Yıldırım’ı ve Hükümeti içte ekonomik, sosyal, kültürel, yönetim ve yargı alanında bekleyen mevcut dosyalar yanında dış politikada da bir dizi dosyanın kısa süre içerisinde sonuçlandırılması ön planda olacak. Dış politikada bölgesel olarak yaşanan kritik ve hassas dönemde yeniden bir durum değerlendirmesi yapılması gereği ortaya çıkmaktadır.

Mevcut koşullar ve yaşan gelişmeler ABD, AB ile ilişkilerden Ortadoğu’daki sorunlara ve çok yönlü ilişkilere kadar birçok dosya yeni Hükümetin dış politikadaki gündemini oluşturacak. Yurtiçindeki ve yurtdışındaki sorunları aşmak, aydınlık güçlü Türkiye’yi 2023 hedeflerine ulaştırmak 65. Hükümetin öncelikli hedefleri olarak belirlenmiştir. Başbakan Binali Yıldırım Başkanlığında kurulan 65. Hükümete başarılar diler, Başbakanımızı ve Bakanlarımızı kutlarım.

Saygılarımla