Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 16-17 Kasım tarihlerinde Pakistan’a, 17-18 Kasım tarihlerinde ise Özbekistan’a ziyaret gerçekleştirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan Pakistan ziyareti öncesinde basın mensuplarına yaptığı açıklamada, “Pakistan ile ticaret ve ekonomi yanında, savunma sanayii, enerji, güvenlik ve altyapı yatırımları gibi alanlarda da yeni işbirliği imkânlarını görüşeceğiz. Ziyaretimin iki ülke arasındaki köklü münasebetlerin perçinlenmesi ve bölgesel meselelerle ilgili olarak yapacağımız bu istişareler hususunda verimli geçeceğine inanıyorum” dedi. Erdoğan ayrıca Cumhurbaşkanı düzeyinde Pakistan’a 6 yıl aradan sonra yapılan ilk ziyaret olduğunu böylece Cumhurbaşkanı Memnun Hüseyin’in davetine icabet edildiğinin altını çizdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan bu resmi ziyaret çerçevesinde hem 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Türkiye ile dayanışma halinde olan Pakistan Ulusal Meclisi’nin ve Senatosu’nun ortak oturumunda milletvekillerine hitap edeceğini hem de Pakistan Cumhurbaşkanı Hüseyin ve Başbakan Navaz Şerif ile görüşeceğini ve bu görüşmelerde iki ülke arasında yapılan ve yapılacak olan projeleri değerlendirme olanağı bulacaklarını söyledi. Bu arada Cumhurbaşkanı Erdoğan Türkiye’den ayrılmadan bir gün önce Pakistan’da yaşanan bir gelişmeye dikkat çekti. Pakistan hükümeti, ülkelerinde FETÖ’ye ait 23 okulda çalışan 108 öğretmenin aileleriyle birlikte ülkeyi 20 Kasım’a kadar terk etmesini istedi. Jest olarak değerlendirilen bu uygulama için Cumhurbaşkanı Erdoğan “Pakistan’ın FETÖ’cüleri sınır dışı etme kararı bizi memnun etmiştir” değerlendirmesinde bulundu. Başbakan Binali Yıldırım ise “Kardeş ülke Pakistan’a FETÖ ile ilgili aldığı karar nedeniyle teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan Pakistan’da Cumhurbaşkanı Erdoğan ile eşi Emine Erdoğan, beraberindeki heyetle Pakistan’ın başkenti İslamabad’a gitti. Erdoğan’a bu ziyareti sırasında Başbakan Yardımcıları Veysi Kaynak, Tuğrul Türkeş, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak ve Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi eşlik etti. Türkiye heyetini, Pakistan’dan Başbakan Navaz Şerif, Başbakan Dış Politika Danışmanı Sertac Aziz, Savunma Bakanı Khawaja Muhammed Asif, Pakistan Protokol Genel Müdürü, Türkiye’nin İslamabad Büyükelçisi, Türkiye’nin Karaçi Başkonsolosu ve İslamabad Büyükelçiliği personeli karşıladı. Erdoğan ve beraberindeki heyet Pakistan’da coşkuyla karşılandı. Erdoğan’ın konaklayacağı otelin önüne Türk ve Pakistan bayrakları asılırken bayrakların yanında yer alan ve iki ülkenin de dostluğunu hatırlatan “Yaşasın Pakistan- Türkiye kardeşliği” yazılı pankart dikkatlerden kaçmadı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ziyaret kapsamında Pakistan Başbakanı Navaz Şerif ile görüştü. İki lider görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Konuşmasına “15 Temmuz darbe girişiminde Pakistan, ülkemizin kara gün dostu olduğunu göstermiştir” sözleriyle başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan “Neler yapılabileceğini bizimle paylaşmışlardır. Parlamentonun her iki kanadı da almış oldukları destek kararları ve ziyaretleriyle bize güç vermiştir. Pakistan’ın bu duruşunu unutmayacağız. 15 Temmuz’dan sonra Pakistan yanımızda olduğunu açıkça göstermiştir. Ülkemize yapılan destek ziyaretleri bize güç vermiştir. Yıllardır hizmet ve diyalog gibi kavramları kullanan bu örgütün her türlü yola başvurabileceğini 15 Temmuz’da gördük. Darbe girişiminin arkasında Fetullahçı Terör Örgütü ve onun Pensilvanya’daki başının bulunduğu artık kesinlik kazanmıştır. Yıllardır hizmet, eğitim, diyalog gibi en masum kavramları kullanan bu yapının hedeflerine ulaşmak için kan dökmek dahil her türlü yola başvurabileceğini 15 Temmuz’da maalesef acı bir şekilde gördük. 40 yıla dayalı bir çalışmayla TSK, polis, yargı ve devletin tüm kurumlarına sızma hareketini gerçekleştirmişlerdir. Bunun neticesinde de o gece bütün milletimizin vergileriyle almış olduğu F-16, helikopterlerle kendi milletine, TBMM’ye, Özel Kuvvetlere bomba yağdırmıştır. Her türlü ihaneti ve alçaklığı yapmıştır. O gece 248 şehit verdik. O gece milletimiz, bağımsızlığına sahip çıktı. Milletimiz şahadete yürüdü ve demokrasisine sahip çıktı. Şimdi tüm dostlarımızı ve kardeş toplumları bu örgüt için uyarıyoruz” dedi. Pakistan yönetiminin gösterdiği dayanışmaya da teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan iki ülke için dostluk mesajları verdi ve “Bu konuda Pakistan yönetiminin gösterdiği dayanışmaya teşekkür ediyorum. Buşer şebekesinin hak ettiği cezaya çarptırılması konusunda gereğini yapıyoruz. Pakistan’ın güvenliğine de tehdit olan FETÖ’nün bertaraf edilmesi konusunda Pakistan en başından işbirliği göstermiştir. Pakistan ile bu şer şebekesinin cezalandırılması için çalışmalar yapıyoruz. Pakistan güvenliğini de tehdit eden bu örgüt için Pakistan yönetimi de önlem almıştır. Şimdi ise örgütle bağlantılı şahısların 20 Kasım’a kadar ülkeyi terk etmelerini istemiştir. Bunun için Pakistan’a teşekkür ediyorum. Bu tutumun tüm dost ve kardeş ülkelere örnek olmasını temenni ediyorum. Aynı şekilde terörle mücadelede de Pakistan’ı yalnız bırakmayacağız. Terörle mücadelede uluslararası mutabakat olmadan bir netice almak mümkün değildir. Türkiye ve Pakistan kenetlendikçe refah sağlanacaktır” dedi. Konuşmasında Pakistan ve Türkiye arasındaki ekonomi alanındaki işbirliğinden de söz eden Cumhurbaşkanı Erdoğan “2017 yılına girmeden serbest ticaret anlaşmasını tamamlamayı hedefliyoruz” şeklinde konuştu. Erdoğan ayrıca Keşmir sorunuyla ilgili görüşlerini de aktarıp konuyla ilgili olarak “Keşmirli kardeşlerimizin yaşadıkları sıkıntılar ve kontrol hattında artan gerilim göz ardı edilemeyecek boyutlara ulaşmıştır. Kontrol hattındaki gerilimi ve can kayıplarını endişeyle izliyoruz. Keşmir sorununun Pakistan ve Hindistan arasında diyalog yoluyla, ilgili Birleşmiş Milletler kararları çerçevesinde Keşmir halkının talepleri dikkate alınarak bir çözüme kavuşturulması gerekiyor. Biz de ülke olarak aynı zamanda İslam İşbirliği Teşkilatı Dönem Başkanı olarak elimizden gelen desteği vermeye devam edeceğiz. 2007 yılında başbakanlığım döneminde başlattığımız Türkiye-Afganistan-Pakistan üçlü zirve süreci bu noktada çok önemlidir. Pakistan ve Afganistan’ın işbirliği, her iki ülkeyi de etkileyen terör belasının çözümü konusunda olmazsa olmazdır” diye konuştu. İşbirliği Kararı Çıktı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Pakistan ziyareti birçok alanda işbirliği yapılması açısından çok olumlu sonuçlar verdi ve Türkiye-Pakistan stratejik işbirliğine dair bazı önemli ortak kararlar alınmasını sağladı. Buna göre; iki ülke arasındaki yeni işbirliği alanlarının geliştirilmesi, demokrasiyi savunmak adına karanlık güçlere karşı ortak duruşun sürdürülmesi, barış ve refahın savunulmasında verilen güçlü desteğin devam etmesi, Türkiye-Pakistan Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği (YDSK) kapsamında yürütülmekte olan projelerin uygulanması konusunda geliştirilecek olan YDSK’nın 5’inci toplantısında yeni adımların atılması, enerji, altyapı, tarım, gıda işleme ve konut alanlarında işbirliğinin daha ileri seviyeye taşınması, kapsamlı ikili serbest ticaret anlaşmasının sonuçlandırılması yönünde alınan ve müzakere sürecinin 2016 yıl sonuna kadar tamamlanması yönünde fikir birliğine varıldı. Bunun yanı sıra turizm kanalıyla ikili kültürel ilişkilerin kuvvetlendirilmesi, Türkiye ile Urdu dillerinin kültür merkezleri aracılığıyla iki ülkede de tanıtılması, iki ülke arasındaki savunma işbirliğiyle ilgili kapsamlı ve uzun vadeli yani ileriye dönük bir çerçevede geliştirilmesi ve son olarak Birleşmiş Milletler ve İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) olmak üzere uluslararası platformlarda ortak girişimler başlatılması konularında mutabakat sağlandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan Özbekistan’da Pakistan ziyaretini tamamladıktan sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan, Özbekistan’a geçti. Erdoğan’ın Özbekistan ziyareti ise Özbek basınında geniş yer buldu ve Özbekistan’ın en önemli yayın organlarından Halk Sözü, Pravda Vostoka ve Narodnoe Slovo gazeteleri Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ziyaretini manşetlerine taşıdı. Halk Sözü gazetesi Erdoğan’ın ziyaretini “Özbekistan-Türkiye: İşbirliğinin Yeni İmkânları” başlıklı haberle duyurdu. Rusça yayınlanan Pravda Vostoka gazetesi ise ziyaretle ilgili olarak “Türkiye’nin Özbekistan’ı Orta Asya’daki öncelikli ortak ülke olarak gördüğü ve Özbekistan’ın siyasi istikrarı ve ekonomik kalkınmasının sürdürüleceğine inandığı” şeklindeki yoruma yer verdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ziyaret programı dâhilinde ilk olarak Özbekistan Birinci Cumhurbaşkanı İslam Kerimov’un kabrini ziyaret etti. Kerimov’un kabrinin bulunduğu Orta Asya’nın en eski camilerinden biri olan Hazreti Hızır Mescidi alanına Erdoğan,Özbekistan Cumhurbaşkanı Vekili ve Başbakan Şevket Mirziyayev beraber gitti. Liderler, Kerimov’un kabrine gül bıraktı. Kerimov’un kabrinde Kur’an-ı Kerim okunmasının ardından Erdoğan ve Mirziyayev baş başa görüşme için buradan ayrıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan bu görüşmeden önce “Uzun bir aradan sonra Özbekistan’a gelmiş olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. G20 Zirvesi münasebetiyle Çin’de bulunduğum için merhum İslam Kerimov’un cenazesine maalesef katılamamıştım. Bugün kabrini ziyaret etmek suretiyle milletim adına bu görevi şahsen ifa ettim. Bu vesileyle bir kez daha merhum Kerimov’a Allah’tan rahmet, tüm Özbek halkına başsağlığı diliyorum” diye konuştu. Erdoğan konuşmasında hem Özbekistan’ın tarihi mirası, stratejik konumu ve köklü devlet geleneğiyle bölgede istikrarın güvencesi olduğunu hem de iki ülke ilişkilerini Türkler ve Özbekler arasındaki ebedi kardeşliğe layık bir düzeye taşımak istediklerini vurguladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasına şöyle devam etti: “Özbekistan’ın siyasi istikrarını ve ekonomik kalkınmasını sürdüreceğine inanıyorum. İki ülke arasındaki ilişkileri, Türkler ve Özbekler arasındaki ebedi kardeşliğe layık bir düzeye taşımak istiyoruz. Bunu sadece ortak çıkarlarımızın bir gereği olarak değil kardeşlik hukukumuzun ve tarihi sorumluluğumuzun bir icabı olarak görüyorum” ifadelerini kullandı. Mirziyayev’in değerlendirmeleri Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasına göre biraz daha uzundu. Erdoğan’ı ülkesinde görmekten dolayı memnuniyet duyduğunu belirten Başbakan Mirziyayev “İslam Kerimov’un vefatından dolayı başbakan yardımcısı düzeyinde ülkemize heyet göndererek ve taziye mesajı göndererek acımızı paylaştığınız için huzurunuzda bir kez daha teşekkür ederim. Bugün ise bizzat kendiniz gelerek ziyaret etmeniz İslam Kerimov’a ve Özbek halkına gösterdiğiniz saygı için teşekkür ederim. İslam Kerimov bağımsız Özbekistan’ın kurucusudur. Atatürk, Türkiye’nin bağımsızlığı için nasıl çaba göstermişse İslam Kerimov da Özbekistan’ın bağımsızlığı için çaba gösteren ilk cumhurbaşkanımızdır. İslam Kerimov ve Atatürk kendi ülkelerinin dünyadaki en gelişmiş ülkeler sıralamasına çıkmasını sağlamak, halkın barış, refah ve huzur içinde yaşaması için çok büyük çaba göstermiştir. Onların büyük işleri bizler için ibret olarak hizmet etmektedir” dedi. Özbek ve Türk halklarının dini, dili, tarihi ve kültürü birbirine çok yakın ve bağlıdır ve bu çok doğaldır değerlendirmesinde bulunan Mirziyayev “Türkiye günümüzde dünyada oldukça saygın ve büyük imkânlara sahip bir ülkedir. 2023 yılı Yeni Türkiye hedefiniz ve Türkiye’yi dünyadaki en gelişmiş ilk 10 ülke sırasına girmesi yolundaki çabalarınız saygıya layıktır. Sizin ‘Özbekistan’ı, Türkiye için bölgedeki öncelikli ortak ülke’ diye nitelendirmenize ben de tam olarak katılıyorum ve destekliyorum. Sizin birçok defa söylediğiniz gibi ‘Kardeşlik sadece lafta değil işbirliğinde, yapacağımız işlerde gösterme zamanı geldi’ demeniz bana çok yakın gelmektedir. Amacımız, ilişkilerimizi eşit haklara ve karşılıklı saygıya dayalı olarak gerçekleştirmek ve işbirliğimizde yeni sayfa açmaktır” ifadelerini kullandı. Bu açıklamanın sonrasında iki lider baş başa görüştü ve heyetler arası çalışma yemeğine katıldı. Bu arada gelişmeler bununla da sınırlı değildi. İki ülke arasında yeni yatırım fırsatları masaya yatırıldı, önümüzdeki günlerde bu gelişmenin yansımalarının olumlu yönde olacağı belirtildi. Vizelerin kalkmasının gündeme gelmesi ihtimali bulunduğu, yatırımlar yönünden bakıldığında ise özellikle inşaat sektöründe, toplu konutta gereken adımların atılabileceği ve ayrıca tarım ve enerji alanlarında da işbirliğinin mümkün olabileceği kaydedildi. Erdoğan ise temaslarının ardından beraberindeki heyetle ülkeden ayrıldı. Türkiye-Özbekistan ilişkileri 1993 yılından beri olumsuz bir şekilde devam etmekteydi ancak şimdiki ziyaret 16 yıl sonra en üst düzeyde yapılmış oldu. Özbekistan’ın bugüne kadar Rusya ile yakın ilişki içinde olduğu bilinen birgerçekti. Türkiye’yi ‘İslamcı muhalifleri’ desteklediği yönünde eleştirilerde bulunan ve uzak duran Özbekistan ile Türkiye arasında ılık rüzgârlar esmeye başladı değerlendirilmektedir. Özbekistan ile inişli-çıkışlı ilişkileri olan Türkiye için bu ziyaretin önemli olduğu çünkü genel anlamda ‘sorunlu’ olarak görülen iki ülke ilişkileri bu ziyaretle birlikte düzelme aşamasına girilebileceği yorumları yapılıyor. Dünyada ilk kez FETÖ’cülerle mücadele eden ve ülkesinden kovan Özbekistan ile Türkiye ilişkileri gerçekten düzelme aşamasına girebilir. Diplomasi gözlemcilerine göre bunun önemli bir basamağı, geçmişte yaşandığı gibi ülkelerin iç işlerinde taraflı davranmamaktır. Üst düzey ilişkilerin 16 yıl arayla olması her yönüyle şaşırtıcıdır. Bu da Türkiye’nin kalıcı dış politika stratejisine acilen ihtiyacı olduğunu gösteriyor. Bunun günümüzde Şangay İşbirliği tartışmalarının yapıldığı ortamda ve hemen şimdi gerçekleştirmek kaçınılmaz görünmektedir.