Anasayfa » Ekonomi » KARADENİZ EKONOMİK İŞBİRLİĞİ ÖRGÜTÜ

KARADENİZ EKONOMİK İŞBİRLİĞİ ÖRGÜTÜ

Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü (KEİ) 1980’li yıllarda bir yandan (o zamanki) Sovyetler Birliğinin gıda maddeleri ihtiyacını karşılamak, diğer yandan Türkiye’nin enerji açığının karşılanması düşüncesi çerçevesinde bir serbest ticaret bölgesi oluşturulması dikkate alınmış ise de asıl amacın ekonomik işbirliği olduğu ortaya çıkmıştır. Söz konusu bu ekonomik işbirliğinin ilk toplantısı 1990’da Ankara’da Azerbaycan, Gürcistan, Moldova, Ermenistan, Romanya ve Bulgaristan temsilcilerinin yanında Sovyetler Birliği heyeti yer almıştır. Toplantıda “Karadeniz Ekonomik İşbirliği”nin oluşturulması karara bağlanmıştır. Sonuçta 1992 yılında Türkiye’de yapılan toplantıda Türkiye, Rusya Federasyonu, Romanya, Azerbaycan, Ermenistan, Gürcistan, Moldova, Ukrayna ve Bulgaristan KEİ’nin temel belgesini kabul etmişlerdir. İstanbul’da yapılan bu zirveye Yunanistan ve Arnavutluk üye olarak katılmış ve katılımcı tüm ülke ve devlet başkanlarınca imzalanmış ve KEİ oluşturulmuştur. KEİ örgütünün amacı üye ülkelerin coğrafi yakınlık, ekonomilerin birbirini tamamlaması gibi özellikleri kullanarak teknolojik ve sosyal bağlarını artırmak ve bu yolla Karadeniz havzasında barış ve bunun sürekliliğinin sağlanması, refah düzeyinin artırılmasıdır.

KEİ örgütünün merkezi İstanbul olup Genel Sekreteri Michael Christides’tir. Türkiye 1 Ocak-30 Haziran 2017 tarihleri arasında KEİ Dönem Başkanlığı yapmakta olup 25. kuruluş yıldönümü zirvesi Mayıs 2017’de İstanbul’da düzenlenmiştir.

KEİ ile İlgili Kuruluşlar; KEİ’ye Bağlı Merkezler

Zirve toplantıları: Devlet ve Hükümet Başkanlarının katıldığı toplantı.

Dışişleri Bakanları Toplantısı: 6 ayda bir toplanan en yüksek karar organıdır. KEİ işleyiş ve alt grup ya da organların oluşturulması, değerlendirilmesi vb’ni karara bağlar.

KEİ Parlamenterler Asamblesi [Parliamentary Assembly of the Black Sea Economic Cooperation (PABSEC)]: Üye ülke ileri gelenlerinin “Dışişleri Bakanları Toplantılarında” alınan kararları için yasal düzenlemeleri yapmak vb ile ilgilenir. KEİPA’nın Merkezi İstanbul olup uluslararası sekretarya burada çalışmaktadır.

KEİ Uluslararası Sekretaryası  (Permanent International Secretariat): Dışişleri Bakanları toplantısı için gündem taslağı hazırlamak ve üye ülkelerden gelen yazışmaları dağıtmak, arşiv işlevlerini yapmak.

Karadeniz Ekonomik İşbirliği Konseyi (BSEC Business Council): Daimi sekretaryası İstanbul’da olup ülkelerin ticaret ve sanayiye işbirliğini geliştirme yönelik çalışmalar yapmaktadır.

Karadeniz Ticaret ve Kalkınma Bankası [Black Sea Trade and Development Bank (BSTDB)]: Bankanın merkezi Selanik’tedir. Haziran 1999’da faaliyete geçmiştir.

Uluslararası Karadeniz Araştırmaları Merkezi [International Center for Black Sea Studies (ICBSS)]: Merkezi Atina’dadır. Merkez araştırma kuruluşu olarak görev yapmaktadır.

KEİ İstatistiki Veri Değişimi ve Ekonomik Bilgilendirme Koordinasyon Merkezi (BSEC Coordination Center for the Exchange of Statistical Data and Economic Information): Türkiye İstatistik Kurumu bu merkezin veri değişimi koordinasyonu görevini de yürütmektedir. Üye ülkelerden veri elde etme ve bir veri bankası (data base) oluşturma ve verilerin uyumu vb çalışmaları kapsamaktadır.

KEİ Toplantılarına Gözlemci Olarak Katılan Ülkeler Avusturya, Belarus (Beyaz Rusya), Hırvatistan, Çek Cumhuriyeti, Mısır, Fransa, Almanya, İsrail, İtalya, Polonya, Slovak Cumhuriyeti, Tunus, Amerika Birleşik Devletleri, Karadeniz Komisyonu (Black Sea Commission), Enerji Şartı (Energy Charter), Avrupa Birliği, Uluslararası Karadeniz Kulübü

KEİ Diyalog Ortakları Macaristan, İran, Ürdün, Japonya, Kore, Karabağ, Slovenya, İngiltere, Uluslararası Gemi Sahipleri Birliği [Black Sea International Shipowners Association (BINSA)], Karadeniz ve Azak Denizi Limanları Birliği [Black & Azov Seas Ports Association (BASPA)], Karadeniz Ekonomik İşbirliği Bölgesi Karayolu Taşımacılığı Birliği Birliği [Union of Road Transport Association in the Black Sea Economic Cooperation Region (BSEC-URTA)], Karadeniz Bölgesi Gemi İnşa ve Bakım Birliği [Black Sea Region Association of Shipbuilders and Shiprepairers (BRASS)], Karadeniz Üniversiteler Ağı [Black Sea Universities Network (BSUN)], Tuna Komisyonu (Danube Commission), Avrupa Çevresel Denizcilik Bölgeleri Konferansı [Conference of Peripheral Maritime Regions of Europe (CPMR)], KOBİ’ler için Uluslararası Ağ [International Network for SMEs (INSME)]

KEİ Kapsamındaki Bazı Uluslararası Düzenlemeler

  • Karadeniz’in Kirliliğe Karşı Korunması Sözleşmesi
  • Üçüncü Taraf Maliyet Paylaşımı Anlaşması
  • Karadeniz Ekonomik İşbirliği Parlamenterler Asamblesi Ev Sahibi Ülke Anlaşması
  • Karadeniz Çevre Otoyolu Geliştirilmesine İlişkin Anlayış Muhtırası
  • KEİ Bölgesinde Deniz Otoyollarının Geliştirilmesi Anlayış Muhtırası

KEİ Kapsamındaki İşbirliği Alanları KEİ ilgili organ, teşebbüs ve firmaların katılımıyla izleyen alanlarda ortak projelerin geliştirilmesini hedeflemiştir: Ulaştırma-haberleşme; bilişim; iktisadi ve ticari bilgi alışverişi; ürünlerin standardizasyonu ve sertifikasyonu;  enerji; madencilik ve ham mineral malzemelerin işlenmesi; turizm; tarım ve tarımsal sanayi; hayvan sağlığı ve koruma; sağlık, eczacılık; bilim ve teknoloji. Tüm bunlar için KEİ çeşitli çalışma grupları oluşturmakta ve uzman grupları ile çalışmaktadır ki bunlardan bazıları şunlardır: banka ve finans; çevrenin korunması; suçlarla mücadele vs. KEİ bir yerde kapsadığı ve ilgi duyduğu alanlar bağlamında üye ülkelerin gerçekten ticari, ekonomik, sosyo-kültürel birlikteliğine giden yolu açan, kolaylaştıran ve gerçekleştirilmesi için çaba harcayan bir organizasyon olarak karşımıza çıkmaktadır. Türkiye’nin kurucu üyesi olduğu bu organizasyonun 25. yılı zirve toplantısı Türkiye’nin ev sahipliğinde İstanbul’da yapılmıştır. Zirve hazırlığı çalışmaları bağlamında Karadeniz Ekonomik İşbirliği İş Konseyi T.C. Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Ukrayna Başbakan Yardımcısı Stepan Kubiv, Sırbistan Başbakan Yardımcısı Rasim Ljajic, Gürcistan Ekonomi ve Sürdürülebilir Kalkınma Bakan Yardımcısı Giorgi Cherkezishvili, Azerbaycan Ekonomi Bakan Yardımcısı Niyazi Safarov, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu Başkanı Ömer Cihad Vardan ve KEİ İş Konseyi Dönem Başkanı Selçuk Akat’ın katılımları ile 11 Mayıs 2017’de İstanbul’da toplanmıştır. Liderler Zirvesi için ortak açıklama üzerinde görüş birliği sağlandığını belirten Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci “Liderler Zirvesi’nde 15 gün sonra somut sonuçlar alacağımıza inanıyorum. İşbirliği Teşkilatı toplamda 340 milyon nüfusa, 2,7 trilyon ABD Doları Gayri Safi Milli Hasılaya ve 1,2 trilyon ABD Doları dış ticaret hacmine sahip. Biz Türkiye olarak bu hacme elimizden geldiğince katkı sağlamaya çalışıyoruz. Her türlü işbirliğine hazırız. Türkiye olarak Gürcistan ile Serbest Ticaret Anlaşmamızda ikinci faza geçmek istiyoruz. Moldova’ya gerçekleştirdiğimiz heyet ziyaretinde gördüğümüz üzere 2016 yılının Kasım ayında yürürlüğe giren Serbest Ticaret Anlaşması ile toplam ticaret hacmimizi 2017 yılı ilk çeyreğinde yüzde 56 artırdık. Aynı dönemde Moldova’nın Türkiye’ye ihracatı da yüzde 83 artmış. Rusya ileticaret engellerini kaldırmak üzere çaba harcıyoruz. Bütün ilişkilerin menfaate dayalı olduğunu unutmamak gerekir. Kazan-kazan seviyesini ne kadar yüksek tutarsak işbirliği de o kadar güçlü olur. Bir ülke ile ekonomik ilişki ne kadar derin ise, iki ülke arasında siyasi gerilim o kadar az çıkar” şeklinde beyanda bulunmuştur. Bunun yanında Sırbistan Başbakan Yardımcısı Rasim Ljajic, “Siyasi istikrarın sağlanması çok önemli, aksi takdirde bölgesel işbirliğinin sağlanması mümkün olamaz. Bazı bölgelerde istikrar zarar görmüş durumda, bu bölgeleri güçlendirmek zorundayız. İstikrar ve yasal güvenliğin sağlanması önem teşkil ediyor. Gümrük bariyerlerini kaldırmamız önemli. İşadamlarını birleştirmek ve bütünleştirmek çok önemli” değerlendirmesini yaptı. Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu Başkanı Ömer Cihad Vardan “Bu yılki birlikteliğin bizler için ayrı bir önemi var; zira bu sene örgütün 25’nci yıldönümünde İş Konseyimiz ‘KEİ’nin Gelecek 25 Yılı’ başlığı ile toplanıyor. Karadeniz Ekonomik İşbirliği İş Konseyi’ndeki değişimi ve arzulanan hareketliliği ancak biz, üye ülkelerin ortak özverisi ve çalışmalarıyla hayata geçirebiliriz” ifadelerini kullandı. KEİ İş Konseyi Dönem Başkanı Selçuk Akat; İş Konseyi’nin durumunda değişikliklerin önerildiğini belirttikten sonra İş Konseyi’nin temsil kapasitesinin artacağını vurguladı ve “İş Konseyimizin çatısı altında bir araya gelen kurumsal şirketler, ikili, üçlü ve bölgemizin geneli içinyeni projeler geliştirecek ve bu şekilde başta ulaşım ve enerji olmak üzere, bölge’nin kalkınmasına katkı sunacaktır” beklentisini dile getirdi. Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Merkezi’nde başlayan zirve öncesi Cumhurbaşkanı Erdoğan ev sahibi ülke olarak konuklarını karşıladı. Rusya Federasyonu Başbakanı Dmitri Medvedev ile Yunanistan Cumhurbaşkanı Prokopis Pavlopulos zirveye katılan üst düzey isimlerdi. Karşılama töreninin ardından üye ülke temsilcileri aile fotoğrafı çektirildi. Zirvenin açılış konuşmasını yapan Erdoğan aralarında askeri ve siyasi sorunları olan ve dünyanın bu en zor coğrafyasındaki ülkeleri bir araya getirmek KEİ’nin en büyük başarısıdır dedikten sonra başlıklar halinde;

– “Farklılıklarımız değil müştereklerimiz üzerinde odaklanarak çalışmalarını sürdürmeliyiz”…

– “Biz Anadolu’da, ‘Komşu komşunun külüne muhtaçtır’ deriz. Biz Türkiye olarak 5 çalışma grubunun koordinatörüyüz. Eğer çalışma gruplarına katılım düzeylerini arttırabilirsek, örgütü dinamik hale getirebiliriz. Karadeniz Çevre Otoyolu projesi güzel bir örnek olarak karşımızda duruyor. Biz ülkemize ait kısmını 10 yıl önce tamamladık. Aynı şekilde İstanbul’un altında ve üstünde dünyaçapında projeleri hayata geçirdik. Diğer ülkeler de projeleri tamamlarsa insanlarımızı birbirine bağlayan ulaşım ağını oluşturabiliriz”… -”Son yıllarda vize engellerinin kaldırılması konusunda büyük mesafeler kat ettik. Ukrayna ve Gürcistan’a pasaportsuz seyahatin yolunu da açtık. Bu kolaylığı bütün üye ülkelere yaymak, insanlarımızı yakınlaştırmak istiyoruz” diye sözlerini sürdürdü… – “Üye devletler olarak her birimi farklı dil ve kültürlere, siyasi anlayışlara, ekonomik seviyelere sahip olabiliriz. Ancak hepimizin derdi, sevinci, kıvancı ve tasası; Karadeniz coğrafyasının ortak paydasında birleşiyor. Denizci bir babanı oğlu olarak şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki Karadeniz’e açılan tüm şehir ve limanlar aynı çarşıya açılan birer dükkan gibidir. Odesa, Novorossiysk, Varna, Köstence ve Batum’daki liman, tersane işçilerinin kaderleri Samsun, Trabzon ve Zonguldak limanlarındakimeslektaşlarından farklı değildir” dedikten sonra; Ancak toplantıda Ermenistan ve Azeri temsilcilerin konuşması da kriz yaratmıştır.  Azarbaycan Milli Meclis Başkanı Oktay Asadov Karabağ konusunda yaşanan insani dram bağlamında “Bu ülkesi içinde yerinden edilmiş bir milyon Azeri için yeni bir şey değil. Maalesef bugün üye ülkelerden bir tanesi zehirli ideolojilerinden vazgeçmiş değil. Tahammülsüzlük ve şiddet uygulamakta. Uyguladıkları ideolojiyle bölgeyi kirletmekle kalmıyor, aynı ülkenin kendi gelişme fırsatlarını da halkının elinden almış oluyor. Ermenistan, Azerbaycan topraklarının yüzde yirmisini işgal altında tutuyor. Uluslararası hukuku çiğniyor. BM Güvenlik konseyi kararlarını hiçe sayıyor.  Bizim toprak bütünlüğümüze saygı duyulması gerekiyor” söylemi üzerine Erdoğan Ermenistan temsilcisinin konuşmasına teşekkür ederken KEİ zirvesinin siyasi suçlama yeri olmadığı görüşüne katıldığını ancak “Siz konuşmanızın tamamını siyasi değerlendirmeye ayırdınız” diyerek eleştirmiş ve Rusya Federasyon Başbakanı Medvedev’i işaret ederek, konunun Minsk üçlüsünde ele alınması gerektiğini hatırlatarak “Bu işin nihayete vardırılmasında büyük fayda var “ dedi. Başbakan Binali Yıldırım ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan KEİ zirvesi ile ortaya çıkan olanaktan yararlanarak KEİ üyesi diğer devlet ve hükümet ileri gelenleriile ve bu arada Erdoğan Rusya Başbakanı Dmitriy Medvedev ile görüşmüştür. Görülebildiği kadarıyla ülke temsilcilerinin zaman zaman bir araya gelmeleri, ticari, ekonomik, sosyo-kültürel alışveriş içerisinde olmaları aralarında sorunların olmadığın bir göstergesi değildir. Her halükarda sorunlar vardır. Karadeniz gibi Dünya’nın ilgi odağı olan bir bölgede sorun olmaması sanki insanlığın doğasında olması gerekirmiş gibi bir his vermektedir. Önemli olan her türlü mekanizmayı kullanarak barışı kalıcı kılmaktır.