Anasayfa » Avrupa Birliği » Erdoğan-Trump Yakınlaşması G-20 Zirvesine Damgasını Vurdu

Erdoğan-Trump Yakınlaşması G-20 Zirvesine Damgasını Vurdu

G-20 Liderler Zirvesi kapsamında Japonya’nın Osaka kentine
giden Cumhurbaşkanı ve eşi Emine Erdoğan çok özel bir ilgi gördü.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu,
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Milli Savunma
Bakanı Hulusi Akar, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Prof.
Dr. Fahrettin Altun ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın
refakat etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı ve Heyetini Osaka
Kansai Havalimanı’nda Japonya Dışişleri Bakan Yardımcısı
Kenji Yamada, Türkiye’nin Tokyo Büyükelçisi Murat Mercan
ve diğer ilgililer karşılandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve eşi Emine
Erdoğan’ı, 2020 Olimpiyatları için Türkiye’ye özel tasarlanan
ve üstünde Galata Kulesi, Sultanahmet Camii, Peri Bacaları, Ertuğrul
Firkatey’ni ve lale motifleri bulunan kimono giymiş bir Japon
kadının karşılaması dikkat çeken özel bir jest oldu.
Japonya’nın Osaka şehrinde toplanan G20 Liderler Zirvesi’nde
Devlet Başkanları ve Başbakanlar, “Dijital Ekonomi” temalı liderler
etkinliği ile “Küresel Ekonomi, Ticaret ve Yatırımlar” adlı
oturumlarda bir araya geldiler. G20 Dönem Başkanı ve Japonya
Başbakanı Şinzo Abe, toplantı öncesinde liderleri karşıladı.
Karşılama seremonisinin ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip
Erdoğan diğer devlet başkanlarıyla birlikte zirvenin ilk programı
olan “Dijital Ekonomi” temalı etkinliğe geçti.
Etkinliğin ardından liderler, Küresel Ekonomi, Ticaret ve Yatırımlar
konulu oturumda bir araya geldi. Bu arada G20 Zirvesi’ne
katılan Devlet Başkanları ve Başbakanlar yoğun ikili görüşmeler
gerçekleştirdiler. Cumhurbaşkanı Erdoğan, G-20 Zirvesi kapsamında
Japonya’nın Osaka kentinde son derece önemli görüşmeler yaparak
oldukça yoğun bir diplomasi trafiği gerçekleştirdi. Cumhurbaşkanı
Erdoğan, başta ABD Başkanı Donald Trump, Rusya Lideri
Vladimir Putin, Almanya Şansölyesi Angela Merkel, Fransa Cumhurbaşkanı
Emmanuel Macron olmak üzere zirveye katılan liderlerle önemli görüşmeler gerçekleştirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Trump ile gerçekleştirdiği görüşme
tüm dünyada son dakika haberi olarak verildi. Cumhurbaşkanı
Erdoğan’ın Trump ve Putin ile görüşmesine S400 hava savunma sistemi
tedarik süreci damga vurdu. Japonya’nın Osaka kentinde iki
gün süren G-20 Liderler Zirvesi’nin yapıldığı Osaka’da Türkiye rüzgârı
eserken Cumhurbaşkanı Erdoğan Zirve’ye damgasını vurdu.
Dünyanın en büyük 20 ekonomisine sahip ülke devlet başkanları
ve başbakanları. İki gün süren toplantılarda, “iklim”, “ticaret”, “mülteci
sorunu” ve “terörizm ile mücadele” konularını da tartıştılar.
Türkiye toplantılarda özellikle mülteci sorunu ve terörizmle mücadele
konularında kendi tezlerini en yüksek sesle dile getirdi. Cumhurbaşkanı
Erdoğan’ın Zirve’de özellikle mülteci ve terörizm konularında
farkındalık oluşturduğu dikkat çeken önemli bir nokta oldu.

Erdoğan-Trump Görüşmesi
ABD Başkanı Trump görüşmede Türkiye’nin savunduğu tezleri
kendi heyet üyelerinin yüzüne baka baka “Türkiye’ye adil olmadık” dedi.
Türkiye Cumhurbaşkanı ile ABD Başkanının aradan geçen
uzun bir zamandan sonra G20 Japonya Liderler Zirvesi’nde baş başa
ve heyetler halinde yüz yüze görüşmesi Türkiye açısından ayrı bir anlam
ifade etmiştir. ABD Başkanı Trump ile Cumhurbaşkanı
Erdoğan’ın Zirve’nin birinci gününde medyaya yansıyan
fotoğraf görüntüsünün yarattığı iyimserliğin gerçek olup olmadığı
şeklindeki sorular ve yorumlar iki Başkan arasında yapılan programlanmış
gerçek görüşmenin basına açık kısmında ve görüşme sonrasında
basın toplantısında ortaya koydukları görüntüler yapılan yorum
ve değerlendirmelerdeki iyimserliğin gerçek olduğunu gösterdi. Özellikle
ABD Başkanı Trump’ın Türkiye tezlerini doğrulayan sözleri ve duruşu
bu gerçeği doğruladı. Özellikle Trump’ın, S400 ve F-35 konusunda
itiraf niteliğindeki “Türkiye’ye karşı adil olmadık” sözleri ve hatanın
Obama dönemine ait olduğunu ve Patriotların Türkiye’ye satılmamasının
yanlışlığını ifade etmesi bu gerçeğin önemini artırdı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Trump’ın ortaya koyduğu duruş
ve sözleri üzerine açıklamasında “Trump’ın dilinden yaptırım olmayacağını
duymuş olduk” dedi. Trump’ın Cumhurbaşkanı
Erdoğan’a, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ise Trump’a yönelik
olumlu görüş ve düşüncelerinin iki ülke arasında gergin olan ilişkilerin
gelecek dönemde normalleşebileceği düşüncesini yarattı. İki ülke arasındaki
dış ticaret hedefinin 75 milyar dolarlık hacimden 100 milyar
dolara çıkarılmış olması da beklentileri güçlendirdi.
Trump’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ilgili beğeni sözlerine karşılık
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “açık sözlü” olduğu için Trump’ı takdir etmesi
liderlerin verdikleri önemli ve samimi mesajlar oldu. Bu gelişme ise iki Başkanın
yüz yüze geldiğinde dünya kamuoyunda büyük krizleri aşabilecekleri
ümidini güçlendirdi. Yapılan açıklamada yakın gelecekte
Trump’ın Türkiye’yi ziyaret edecek olması ise Türk-Amerikan ilişkilerinde
kritik bir eşik olarak yorumlandı ve Trump’ın Türkiye ziyaretinin birçok
meselenin çözümü için başlangıç olacağı değerlendirmesi yapıldı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve ABD Başkanı Donald
Trump’ın Osaka’daki G20 Zirvesi’nde gerçekleştirdikleri görüşmenin başında
konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Osaka’da bir araya gelmelerini anlamlı
bulduğunu söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan S400 gerilimi
hakkında yaptığı önemli açıklamada, “S400 ile ilgili konuda bizim tabii
tüm anlaşmamız ortada ve şu anda artık olay teslimat sürecindedir. Biz Amerika
ile Patriot alma hususunda Obama döneminde bir adım atmıştık. Ancak
Kongre müsaade etmedi dediler ve bize satışı gerçekleştirmediler. Biz de hava
savunmamız için bunu yapmamız gerekiyordu ve Rusya ile anlaşarak bu adımı
attık” dedi. Türkiye-ABD dış ticaretinde “75 milyar dolarlık ekonomi hacmi hamlemiz
var, savunma sanayisine yönelik adımlarımız var fakat her şeyden önce
stratejik ortaklığımız var” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tüm bunlar dayanışmamızı
teşvik ediyor. Bu dayanışmanın bundan sonra da devam edeceğine
inancım tam” ifadelerini kullandı. ABD Başkanı Donald Trump ise,
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile dostane ilişkileri olduğunu ifade etti. Büyük
oranda ticaretle ilgili görüşmeler yapıldığını belirten Trump, ticari ilişkilerin
hacmini dörde katlamayı planladıklarını söyledi. Türkiye’nin S400 Hava
Savunma Sistemleri alımı ve Amerikan yaptırımı ihtimali konusundaki bir soruyu
yanıtlayan Trump, “Cumhurbaşkanı Erdoğan, Obama yönetiminden Patriot almak istedi fakat izin verilmedi.
Obama döneminde Türkiye’ye adil davranılmadı. Bu konu karışık
ve çok boyutlu bir konudur. Farklı çözümler arıyoruz. İnsanlara adil
davranmak zorundasınız” şeklinde konuştu.

Erdoğan-Trump Görüşmesinin Arından Cumhurbaşkanlığı’ndan İlk Açıklama
C u m h u r b a ş k a n l ı ğ ı ’ n d a n , Erdoğan-Trump görüşmesi sonrası
yapılan açıklamada, ‘’Trump, ülkemizin hava savunma sistemi alımı
hususunda ABD nezdindeki girişimlerinin geçmiş ABD yönetimleri
tarafından reddedildiğini hatırlatarak, konunun ikili ilişkilere zarar
vermeyecek bir şekilde çözülmesini arzu ettiklerini vurgulamışlardır’’
denildi.

Trump’tan Kritik S-400 Açıklaması
ABD Başkanı Donald Trump Japonya’nın Osaka şehrinde yapılan
G20 toplantısından sonra yaptığı basın toplantısında Türkiye ile ilgili
soruya verdiği cevapta Türkiye’ye karşı adil olmak gerektiğini söyledi.
Donald Trump, Türkiye’nin Obama yönetimi sırasında ABD’den patriot
füzeleri almak isteğini ancak Türkiye’ye Patriot füzelerinin satılmasına
izin verilmediğini hatırlatarak Türkiye’nin de Rusya’dan S400
füzeleri aldığını söyledi. Türkiye’ye karşı adil olmak gerektiğini belirten
Trump, “Türkiye’nin Rusya’dan S400 füzelerini almasından sonra
ABD’nin şimdi sana Patriot füzeleri satalım, sen bu anlaşmadan vazgeç
diyor. Türkiye S400 füze sistemini almış, parasını ödemiş. S400 füzeleri
almadan önce F35 savaş uçakları için katılımda bulunmuş ve 100
savaş uçağı almak için önemli bir meblağ yatırmış” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sert bir adam olduğunu da söyleyen
Trump “Ancak kendisiyle anlaşıyorum. Bu konu biraz karışık.
F35 savaş uçakları ile S400 füzelerinin uyuşmayacağı, S400 füze
sisteminin F35 savaş uçakları ile ilgili bilgilerin Rusya’ya aktaracağı
söyleniyor. Türkiye S400 füze sistemini almadan önce F35
projesine dâhil olmuş. Bana ‘Sen Türkiye yanlısın. Türkiye’yi seviyorsun’
diyorlar. Evet, Erdoğan sert adam ancak onunla anlaşıyorum. Erdoğan, Obama’ya vermediği Rahip Bronsan’ı
verdi. Türkiye DAEŞ’a kaşı büyük mücadele verdi. Suriye Sınırında 55 bin asker bulundurmak zorunda.
Güçlü bir ordusu var. Ve NATO üyesi. Türkiye ile çok iyi anlaşıyoruz. Patriot füzesi almak istediler ancak
Başkan Obama ‘Hayır’ dedi. Sonrasında Rusya’ya gittiler, S400 için. Çok para verip, aldılar. Türkiye,
100 tane F-35 satın aldı. Türkiye’ye adil davranılmadı.
Tamamen berbat bir durum, karmaşık bir durum. Erdoğan’ın hatası değil. Cumhurbaşkanı Erdoğan,
benim bakış açımla çok çetin biri” dedi.

Uluslararası Arenada Sisi ve Muhammed Bin Selman’a Rahat Verilmeyecek
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Mısır’ın seçilmiş cumhurbaşkanı Mursi’nin mahkeme salonunda vefatı
ve Cemal Kaşıkçı cinayeti ile ilgili Muhammit bin Selman konusuna G-20 zirvesinde ısrarla değinmesi
dikkat çeken önemli noktalardan biri oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan Suudi Arabistan’ın Kaşıkçı cinayetini
uluslararası topluma unutturma girişimine karşı ısrarlı tutumunu bu Zirve’de de sürdürürken, her fırsatta
Veliaht Prens Muhammit bin Selman’ın “perdeleme çabasına” karşılık Kaşıkçı cinayetini dünya liderlerinin
dikkatine getirmiştir. Ayrıca Mursi’nin can çekişerek hayatını mahkemede salonundaki duruşmada
kaybetmesini ve otopsi bile yapılmadan “gümrükten
mal kaçırırcasına” toprağa verilmesini de gündeme getirerek Mısır’daki Sisi yönetiminin
anti demokratik tutumunu gündeme taşımıştır.
Cumhurbaşkanının diplomatik girişimleri, liderlerle yoğun görüşme
trafiği ve elde edilen sonuçlar, Japonya’daki G-20 Liderler
Zirvesi’nin Türkiye açısından çok başarılı geçtiğini göstermektedir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan gerek genel toplantılarda gerekse heyetler
arası görüşmelerde Türkiye’nin tezlerini dünyaya aktarmıştır.
Trump’tan Merkel’e, Makron’dan May’a kadar dünya liderleriyle
yapılan baş başa ve heyetler arası görüşmelerde Türkiye
G20 Zirvesi’nde başat bir rol oynamış ve en aktif ülkeler arasında
yer almıştır. Nitekim bu durumun somut örneklerinden biri ABD
Başkanı Trump’ın basın toplantısını izleyen uluslararası basın mensubu
sayısı ile Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın basın toplantısını izleyen
medya mensubu hemen hemen aynı sayıda olmasıydı. Cumhurbaşkanı
Erdoğan’ın basın toplantısını 70’e yakın medya mensubunun
izlemiş olması Türkiye’nin G20 Zirvesi’nde önemli bir aktör olduğunu göstermektedir.

Erdoğan-Putin Görüşmesi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan toplantının başında,
Türkiye Rusya ilişkilerinde önemli bir ivme yakalandığını ifade ederek
“Özellikle S-400’lerin sevkiyatı konusunda Duşanbe’de mutabakata
vardığımız gibi, yol haritasının devamını şu anda izliyoruz. Füzenin
ortak üretimi başta olmak üzere teknoloji transferini de içerecek şekilde
ilerletilmesi bizim için de öncelik taşıyor. Şu anda öyle zannediyorum
ki gözler bu işin sevkiyatıyla ilgili olan kısımda. Zaten bu konudaki
mutabakatımızda da bir aksama söz konusu değil” dedi.
Karma Ekonomik Komisyonu Toplantısını gelecek dönemde
Türkiye’de gerçekleştireceklerini hatırlatan Cumhurbaşkanı
Erdoğan, “Turizmde gerçekten Rusya’nın, özellikle Rus vatandaşlarının
Türkiye’ye olan muhabbeti her geçen gün daha da artıyor. Bu
da tabii halkımız için de turizmdeki yöneticilerimiz için de ayrı bir güç
kaynağımız” ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Akkuyu
Nükleer Santrali’nin ilk ünitesinin 2023’te hizmete girmesinin de önem
arz ettiğini söyledi. “Ayrıca nükleer olmayan malzemelerin Türkiye piyasasından
tedariki hususuna da önem atfediyoruz. 8. Üst Düzeyli İstişari
Konsey Toplantısında vardığımız mutabakatın neticesinde resmi pasaportlarla
ilgili teknik çalışmaların başlatıldığını öğrendim. Bunun kısa süre
içerisinde sonuçlandırılmasını da bekliyoruz. Bununla birlikte vize muafiyetinin
sağlanması konusunda henüz istediğimiz noktada değiliz. Bunu
hızlandırırsak çok çok daha memnun olacağız” dedi.

Putin’den Ticaret Vurgusu
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ise, 2018’de iki ülke arasındaki
ikili ticaret hacminin yüzde 15 arttığını belirterek, “Her iki taraftan da
yaklaşık 10 milyar dolar gibi ciddi miktarda karşılıklı yatırımlar söz konusudur.
Buna ilaveten 900 milyon avroluk bir ortak yatırım platformu
üzerinde çalışmalar devam etmektedir” dedi. Turizm faaliyetlerinde
de önemli aşama kaydedildiğine ifade eden Putin, “Geçen sene 6 milyon
Rus turist Türkiye’yi ziyaret etmiştir. Bu da rekor bir seviyeydi. Ülkemizden
giden turistler Türkiye’de oldukça fazla para harcamaktadır.
Türk tarafının bundan geliri toplamda yaklaşık 5 milyar dolar olmuştur.
Karşılıklı Rus-Türk Kültür ve Turizm Yılı devam etmektedir. Bu
yılın yeni başarılara vesile olmasını diliyoruz. Bir kez daha sizi gördüğüme
çok mutlu olduğumu belirtmek istiyorum” şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan G20 liderler zirvesi sonrası yaptığı basın
açıklamasında S400, mülteciler, FETÖ darbe girişimi, Mursi’nin şehadeti,
Trump görüşmesi gibi bazı konularla ilgili şu hususlara yer verdi:
“Ticaret savaşı ile ilgili korumacı tedbirleri ele aldık. Mültecilere
yönelik Türkiye’nin fedakârlıklarını anlattık. Biliyorsunuz
ülkemiz 2011’den bu yana Suriye’deki çatışmalardan kaçan
insanlara kapılarını açtı. Bu insanlar için BM hesaplamalarına göre
kullandığımız kaynağın miktarı 37 milyar doları aşmış durumda, Avrupa
Birliği’nin yardımı ise yaklaşık 2 milyar avro. Mülteci yükünü
Türkiye ve Ürdün tek başına sırtladı. Mülteci konusunda uluslararası
toplum, yükü paylaşmalı. 15 Temmuz’da insanlarımızı
katleden FETÖ, bazı Batılı ülkelerde himaye görüyor. BM ile iş birliği
içinde çalışarak Kaşıkçı cinayetinin üzerinin örtülmesine müsaade
etmedik. Mursi’nin şehadeti tüm yönleri ile araştırılmalıdır.
Mursi’nin ölümünde şaibelerin olduğu açık ve nettir. Yapanın yanına
kâr kalması dünya demokrasileri açısından tehlikelidir. Dünya
Mısır’daki idam cezalarına sessiz kaldı. Konu Türkiye olunca darbeciler
için idamın tartışılması kabul edilemez bulanlar maalesef
Mısır’daki idam cezalarına seslerini çıkarmıyor. Bu zirvede Avrupalı
liderler, darbecilerin elini sıkmaktan çekinmemiştir. Mursi ve
Kaşıkçı’nın gündemden düşürülmesine izin vermeyeceğiz.
S400 artık teslimat sürecindedir. S400 ile ilgili konuda bizim tabii
tüm anlaşmamız ortada ve şu anda artık olay teslimat sürecindedir.
Biz Amerika ile Patriot alma hususunda Obama döneminde bir
adım atmıştık. Ancak Kongre müsaade etmedi dediler ve bize satışı
gerçekleştirmediler. Biz de hava savunmamız için bunu yapmamız gerekiyordu
ve Rusya ile anlaşarak bu adımı attık. S400 teslimat sürecindeyken
anlaşma iptal edilmez. Yaptırım olmayacağını Trump
dile getirdi. Yaptırımlar ile ilgili de Trump bu konuya açıklık getirdi. Böyle bir şeyin olmayacağını da
kendisinden dinlemiş olduk.”

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, G20 Liderler Zirvesi
temasları kapsamında, Almanya Başbakanı Angela Merkel’i kabul etti.
Zirvenin yapıldığı INTEX Osaka Fuar Merkezi’nde basına kapalı
gerçekleşen kabul, 25 dakika sürdü. Kabulde Dışişleri Bakanı Mevlüt
Çavuşoğlu, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Milli Savunma
Bakanı Hulusi Akar, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin
Altun, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ve MİT Başkanı
Hakan Fidan da hazır bulundu. G20 Liderler Zirvesi için
Japonya’da bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, resmi
temaslar kapsamında Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile
de görüştü. G20 Zirvesi münasebetiyle Japonya’da bulunan Cumhurbaşkanı
Erdoğan’a, “Mukogawa Kadın Üniversitesi” tarafından fahri doktora
unvanı tevdi edildi. Törende konuşma yapan Erdoğan, üniversiteye,
rektör ve senato üyelerine en kalbi şükranlarını sunarak, üniversitenin
şahsına fahri doktora unvanı tevdi etmesinden büyük bir gurur
duyduğunu, bu unvanı Türk-Japon dostluğunun yeni bir nişanesi olarak
ömür boyunca gururla taşıyacağını söyledi.
Bu arada, Cumhurbaşkanı Erdoğan, fahri doktora unvanı tevdi edilmesi
öncesinde üniversiteyi gezdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, eşi Emine
Erdoğan ile çay seremonisine katıldı. Yere oturan Cumhurbaşkanı
Erdoğan ve Emine Erdoğan’a geleneksel kimono giyimli kadınlar, çay
servisi yaptı. Kendilerine eşlik eden üniversite yetkililerinden çay seremonisi
hakkında bilgi alan Cumhurbaşkanı “Benim memleketim Rize.
Rize, çay şehridir” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rize’de yıllardır
siyah çay üretildiğini, şimdi ise yeşil ve beyaz çay da üretildiğini anlattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Emine Erdoğan, daha sonra ikram
edilen çayı seremoni eşliğinde içti.

G20 Zirvesi’nde “Dijital Ekonomi” Liderler Etkinliği İle Başladı
G20 Liderleri “Küresel Ekonomi, Ticaret ve Yatırımlar” temalı
toplantılarda bir araya geldiler. Umutlu başlayan zirvede gözler
ticari savaşlar konusunda Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı
Donald Trump ile Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’in katılacağı toplantıdaydı.
Dünyanın en büyük iki ekonomisi arasındaki ticaret savaşlarının
son bulması için atılım yapılması bekleniyordu. İki liderin buluşması
ise G20’ye damgasını vurdu. Çin medyasında çıkan haberlere
göre ABD ve Çin, Osaka’daki zirve öncesi yaklaşık bir yıldır devam
eden anlaşmazlıkları sona erdirmek için “ateşkes kararı” aldı. G20 için
Japonya’ya doğru yola çıkmadan önce Trump, zirvenin yapıldığı hafta
sonu Çin ile anlaşma yapmanın mümkün olduğunu söyledi. Trump,
eğer iki ülke arasında ticari anlaşmazlıklar devam ederse hemen hemen
Çin ithalatının tamamı üzerine gümrük vergileri koymaya hazırlandığını
bildirdi Politikacılar nezdinde, ticari gerilimlerin
gölgesinde küresel büyümenin yavaşlamasından dolayı sıkıntılı
bir süreç yaşanıyor. ABD Federal Rezervleri faiz oranlarının düşeceğine
işaret ediyor. Bu durum doların zayıflamasına ve Avrupa Merkez
Bankası ile Japonya Bankası’na para birimlerinin ihracata dayanan
ekonomilerini zedeleyecek şekilde yükselmelerini engelleme yollarını
bulmak için baskı yapılmasına neden oluyor. Japonya Başbakanı
Şinzo Abe, kapanış bildirgesinde serbest ticaret dilinin kullanılmasını
umuyor ancak bu hususta Trump’ın direnişi ile karşı karşıya geleceğine
kesin gözüyle bakılıyor.  Avrupa önderliğinde verilen iklim
değişikliği ile mücadeleye yönelik güçlü vaatler ABD’li müzakerecilerin
muhalefetiyle karşılaşıyor ve bu, iklim değişikliğine ilişkin mücadelede anlaşmazlığa
neden oluyor. G20’nin konuya ilişkin en son taslağı, 2015 Paris
Anlaşması’na olan desteği canlandırarak iklim krizini, “geri dönüşü
olmayan” bir durum olarak niteliyor. Daha önce sunulan taslağın
ABD’nin ısrarıyla önüne geçilmişti. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel
Macron, Paris Anlaşması’na vurgu yapmayan bir G20 bildirisini
kabul etmeyeceklerini söyledi. Trump ise küresel ısınmayı “aldatmaca”
olarak adlandırarak 2017 Paris Anlaşması’ndan imzasını geri
çekmişti. İran bir G20 üyesi değil ancak
Körfez’de yaşananlar ve tırmanan gerilim sonrası ABD ile savaş tehditleri
nedeniyle zirvede adından sıklıkla söz ettirecek gibi duruyor.
İran tarafından ABD’ye ait bir insansız hava aracının düşürülmesine
misilleme olarak İran’a yapılacak hava saldırısını Trump, son dakika
kararıyla durdurduğunu açıklamıştı. Washington, bu olayın yaşandığı
tarihten haftadan itibaren İran’a yönelik yaptırımlarını güçlendirdi
ve İran’ı “yok etmek” ile tehdit etti. Tahran, Trump’ın yaptırımlarına “gerizekalıca” yorumunu yapmıştı.
Körfezdeki gerilimin yanı sıra petrol sektörü de pazarın genişletilip
genişletilmeyeceğine dair OPEC’in vereceği kararın tarihinin belirsiz
oluşundan endişeli. Bu sorun, Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin
ile Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman arasındaki
toplantıların odağı olabilir. G20’nin gündem maddelerinden
biri de okyanuslardaki plastik kirliliğinin azaltılmasına yönelik önlemler.
Japon hükümeti, çevre bakanlarının toplantılarının ardından yapılan
bir açıklamada, sulardaki plastiğin azaltılması için atılacak adımların
yer aldığı bir yol haritasının kabul edileceğini duyurmuştu ancak
karar bağlayıcı nitelikte olmayacak. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip
Erdoğan, G20 Liderler Zirvesi kapsamında ABD Başkanı Donald
Trump ile bir araya geldi. İki lider önemli açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Donald Trump, ikili görüşmenin öncesinde
kameralar önüne çıkarak kısa bir konuşma yaptı. Cumhurbaşkanı
Erdoğan, iki ülke arasındaki stratejik ortaklığın önemine dikkat çekerek,
“Bu görüşmeyi çok anlamlı buluyorum. 75 milyar dolarlık ticaret
hacmine doğru ilerleme hamlemiz var. Savunma sanayine yönelik
attığımız, atacağımız adımlar var. Bir stratejik ortaklığımız var bu ortaklık
birçok alanda dayanışmamızı teşvik ediyor. Bundan sonraki süreçte
dayanışmamızın devam edeceğine ilişkin inancımız tamdır” dedi.

Trump, Türkiye ile ilişkilerin devam ettiğini, ticareti dört katına
çıkarmayı hedeflediklerini söyledi. Trump, “Erdoğan benim bakış açımla çok çetin biri. S-400 geriliminde
Erdoğan’ın suçu yok. Erdoğan’a adaletsiz davranıldığını
düşünüyorum. Obama döneminde Türkiye’ye adil davranılmadı. Türkiye
Patriot almak istedi, satmadık. Sonra onlar bu ihtiyaçlarını başka
yerlerden karşılayınca ‘hadi size patriot satalım’ diyorsunuz. Bu doğru
bir davranış değil böyle iş yapamazsınız” diye konuştu.
Trump, S-400 konusunun karışık bir konu olduğunu belirterek, “Farklı
çözümler arıyoruz. Türkiye’ye karşı adil olmak zorundayız” dedi.
ABD Başkanı Trump, Türkiye’yi de ziyaret edeceğini belirtti, tarih konusunun
ise net olmadığını söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, ABD
Başkanı Trump ile başlayan ve basına kapalı devam eden görüşmesi
35 dakika sürdü. Görüşmede Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Hazine
ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Milli Savunma Bakanı Hulusi
Akar, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanlığı
Sözcüsü İbrahim Kalın, MİT Başkanı Hakan Fidan ve
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz da hazır bulundu.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığından yapılan açıklamada,
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, ABD
Başkanı Trump ile bir görüşme gerçekleştirdiği
hatırlatıldı. Görüşmede ikili ilişkiler ve Suriye’deki son
gelişmeler başta olmak üzere bölgesel
meselelerin ele alındığı belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
“İki lider tarafından daha önce belirlenen
75 milyar dolarlık ticaret hedefi yeniden teyit edilerek, atılacak
adımlar değerlendirilmiştir. Sayın
Cumhurbaşkanımız, ülkemizin ulusal güvenliğinin gereklerini yerine
getirme hususundaki kararlılığının altını çizmişler, stratejik ortaklığımıza
zarar verebilecek çabalarla
ilgili endişelerini paylaşmışlardır. Sayın Trump, ülkemizin hava
savunma sistemi alımı hususunda Amerika Birleşik Devletleri nezdindeki
girişimlerinin geçmiş ABD yönetimleri
tarafından reddedildiğini hatırlatarak, konunun ikili ilişkilere
zarar vermeyecek bir şekilde çözülmesini
arzu ettiklerini vurgulamışlardır.” ABD Başkanı Trump, G20 Liderler
Zirvesi’ni değerlendirdiği basın toplantısında, soruları yanıtladı.
Donald Trump, konuşmasında Türkiye’nin Rusya’dan S-400
alımına ilişkin yaşanan gerilimi değerlendirdi.
Farklı çözümlerin olabileceği mesajını verdi. Cumhurbaşkanı
Erdoğan ile iyi anlaştığını belirten Trump, “Erdoğan’a haksızlık”
yapıldığını söyledi. Obama döneminde Türkiye’nin Patriot füzesi
almak istediğini, ancak yönetimin satışa onay vermediğini ifade
etti. Türkiye’nin de kendini savunmak için Rusya’dan S-400’leri
aldığını söyledi. Türkiye’nin savunma sistemlerinin parasını çoktan
ödediğine işaret eden Trump, “Türkiye’ye adil davranılmadı”
dedi. Şimdi de Türkiye’nin aldığı 116 F-35’in teslimatı konusunda da
ABD’nin sorun çıkardığına dikkat çeken Trump, konunun karmaşık
olduğunu ifade ederek sorunu çözmeye çalıştıklarını belirtti.

Trump, İdlib konusunda da açıklamalarda bulundu. ABD’nin
Türkiye ile birlikte hareket ettiğini, her iki ülkenin de orada yaşayan
3 milyon kişinin yaşamından endişe ettiğini ifade etti. Türkiye’yi ziyaret
etmeyi planladığını da söyleyen Amerikan Başkanı, Erdoğan ile dostane ilişkiler içinde olduğunu
dile getirdi. “Askeri ve ticari alanda işbirliğimiz devam edecek.” dedi.
Japonya’nın Osaka kentinde gerçekleşen ve dünyanın en büyük ekonomileri arasında yer alan ülkelerin
liderlerinin katıldığı G20 Zirvesi’nin sona ermesinin ardından
Zirve’de alınan kararlara ait sonuç bildirgesi yayınlandı. Bildirgede
liderlerin zirvede liderler adına, “Biz G20 liderleri küresel ekonomik
problemlere işaret etmek amacı ile ortak bir çaba oluşturmak üzere
28-29 Haziran 2019 tarihlerinde Japonya’nı Osaka kentinde bir araya
geldik” denildi. Yayınlanan bildiride yapılacak çalışmaların önceki
yönetimlerin çalışmaları üzerine inşa edileceği vurgulanarak, “Önceki
yönetimlerin çalışmaları üzerine, eşitsizlikleri işaret ederek erdemli
bir büyüme döngüsü oluşturmak ve bireylerin tüm potansiyellerini
kullanabileceği bir toplumu gerçekleştirmek amacı için çabalayacağız”
şeklinde görüş belirtildi. Bildirgede , “Demografik değişimler
de dâhil olmak üzere bugünün ve yarının ekonomik sosyal
ve çevresel sorunları ile mücadele edebilecek ve aynı zamanda sunulan
fırsatları yakalayabilecek yeterliliğe
sahip bir toplum oluşturmakta kararlıyız. 2030 Sürdürülebilir Kalkınma
vizyonu kapsamında kalkınmayı ilerletmek, kapsayıcı ve sürdürülebilir
bir dünyaya giden yolun inşasını yapmak amacı ile diğer küresel
zorlukları ele almak konusundaki çabalarımıza devam edeceğiz”
denildi. Açıklamanın devamında ise bahsi geçen zorluklar ile nasıl mücadele
edileceği detaylı bir şekilde aktarıldı.
Japonya’daki G20 Zirvesi umut ve beklentileri, çözülmemiş sorunlarıyla
sona erdi. Küresel sorunlar için “G20’den çok büyük bir beklenti”
içinde olmanın hayal kırıklığı oluşturabileceği görüşü küresel
siyasette yaygın bir beklentiydi. Öyle de oldu. Zirve sonrası yayınlanan
43 maddelik bildiride uzunca süreden bu yana devam eden küresel
sorunlara ilişkin net bir çözüm veya çözüm umudu çıkmadı. Japoya
2019 G20 Zirvesi sonuç bildirisi tıpkı daha önceki yıllarda olduğu
gibi yine sönük kaldı. Zirveye damga vuran olaylar tüm ülkelerin bir araya
geldiği toplantılardan ziyade liderlerin ikili görüşmelerinden çıkan sonuçlardı.
Örneğin Avrupa Birliği ülkelerinin öncelikli gündem maddelerinden
birisi olan İran yaptırımları konusunda kayda değer bir madde
yok. Terör ve terörizmle mücadele konusunda net adım sayılacak maddelere
de yer verilmemiş. Mültecilik ve mülteciler konusunda bir çözüm
veya en azından çözüme yönelik umut ışığı da görükmedi. Öte yandan
gündemi en çok işgal eden ticaret savaşları konusunda G20’nin kendisinden
çok Trump ile Xi arasındaki görüşmeye odaklanıldı. Sonuç bildirisinde
ticaret savaşlarının çözümünü bırakın “korumacılık” ibaresi dahi
metinde yer almadı. Oysa bugün küresel
ekonomideki pek çok sıkıntının kaynağında korumacı ekonomi politikaları
yatıyor. Metne konulan “serbest ve adil ticaret” ifadesinin böyle
bir siyasi ortamda hiçbir anlam ifade etmediğini bir kez daha teyit etmek
gerekir. Çünkü çok taraflı ticaret anlaşmalarının hızla rafa kaldırıldığı
onun yerine ikili anlaşmaların ön plana çıktığı bir dönemde adil
ve serbest küresel ticaretten söz etmek mümkün değil.

Her ne kadar zirvenin çok taraflı toplantılar “incir çekirdeğini doldurmayacak
içerikte” olsa da ikili lider toplantılarından önümüzdeki sürece
ilişkin önemli mesajlar çıktı. Örneği Trump ile Xi toplantısının ardından
ticaret savaşlarında bir yumuşama sinyali var. Elbette süreç neticelenmiş
ve her şey süt liman olmuş değil. ABD’nin bu konudaki esas gündeminin farklı olduğu ve “Kuşak
ve Yol” konusunda Çin’i engellemek için her şeyi yapacağı da aşikar.
Bu bakımdan her ne kadar boyutu ve içeriği değişse de ABD, ticaret
savaşlarına devam edecektir. Ancak ikili görüşmeden sonra küresel
piyasalar için oluşan olumlu havanın tadını bir süre çıkarmaktan da
kimseye zarar gelmez. Öte yandan zirvedeki en kritik
buluşmalardan birisi olan Erdoğan- Trump görüşmesinde Türkiye istediğini
fazlasıyla aldı. Zira sonuna kadar haklı olduğumuz ancak bir türlü
Batı medyasında anlatamadığımız tezlerimiz en üst düzeyde ABD
Başkanı tarafından dünyanın gözleri önünde itiraf edilmiş oldu. S400
hava savunma sistemleri konusunda ABD’nin Türkiye’ye karşı en hafif
ifade ile adil olmadığının Trump tarafından vurgulanması ve konunun
çözümüne yönelik olarak çalışmaların devam edeceğinin ifade edilmesi
oldukça önemliydi. Şunu net bit şekilde ifade etmek gerekir böyle bir
siyasi ortamda ABD Başkanı’nı bu noktaya getirmek yıllarını siyasete
adamış ve bu işlerin üstadı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başarısıdır.
Çünkü S400 konusunda bir kısmı da Türkiye’de yerleşik siyasetçi ve
medya mensubu olmak üzere takınılan olumsuz tavra rağmen, Cumhurbaşkanı
Erdoğan’ın kararlı ve tavizsiz tutumu G20’de çok ciddi bir karşılık
bulmuş oldu. Bu durum “S400 konusunda Türkiye stratejik hata
yapıyor” diyen strateji uzmanlarına da bir cevap niteliği taşıyor. Elbette
S400’ler üzerinden yaşanan süreçte her şey bitmiş değil. Her ne kadar
olası yaptırımlar konusunda nefes alsak da ABD Kongresi’nin bu
konudaki tutumunu da yakından takip etme gereği vardır. Ancak en
azından bu konuda ABD Başkanı’nın Kongre’den farklı düşündüğü de görülmüştür.
Trump’ın söz konusu açıklamaları bize ekonomi tarafında da oldukça
olumlu yansıdı. Kurdaki aşağı yönlü hareket, borsanın yükselişi ve de bunun
alenen ispatı. Bu bakımdan önümüzdeki riskleri en aza indirgeyebilmek için
önemli bir zaman kazanmış olduk. G20 Zirvesi’nin Sonuç Bildirgesi
Japonya’nın Osaka kentinde gerçekleşen ve dünyanın en büyük ekonomileri
arasında yer alan ülkelerin liderlerinin katıldığı G20 Zirvesi’nin sona
ermesinin ardından Zirve’de alınan kararlara ait sonuç bildirgesi yayınlandı.
Bildirgede liderlerin zirvede liderler adına, “Biz G20 liderleri küresel
ekonomik problemlere işaret etmek amacı ile ortak bir çaba oluşturmak
üzere 28-29 Haziran 2019 tarihlerinde Japonya’nı Osaka kentinde bir araya
geldik” denildi. Yayınlanan bildiride yapılacak çalışmaların önceki yönetimlerin çalışmaları
üzerine inşa edileceği vurgulanarak, “Önceki yönetimlerin çalışmaları
üzerine, eşitsizlikleri işaret ederek erdemli bir büyüme döngüsü oluşturmak ve bireylerin tüm potansiyellerini
kullanabileceği bir toplumu gerçekleştirmek amacı için çabalayacağız”
ifadelerine yer verildi. Bildiride, “Demografik değişimler
de dahil olmak üzere bugünün ve yarının ekonomik sosyal ve çevresel
sorunları ile mücadele edebilecek ve aynı zamanda sunulan fırsatları
yakalayabilecek yeterliliğe sahip bir toplum oluşturmakta kararlıyız.
2030 Sürdürülebilir Kalkınma vizyonu kapsamında kalkınmayı
ilerletmek, kapsayıcı ve sürdürülebilir bir dünyaya giden yolun inşasını
yapmak amacı ile diğer küresel zorlukları ele almak konusundaki çabalarımıza
devam edeceğiz” ifadelerine yer verildi” denildi.
Açıklamanın devamında ise bahsi geçen zorluklar ile nasıl mücadele
edileceği detaylı bir şekilde aktarıldı. G20 Liderler Zirvesi sonuç bildirisinde
dikkat çeken bir nokta, “korumacılık” ifadesi kullanılmayarak,
“serbest” ve “adil” bir küresel ticaret politikası ihtiyacının vurgulanması
oldu. Dünyanın en büyük 20 ekonomisini
bir araya getiren G20’nin Japonya’nın ev sahipliğinde
Osaka’da gerçekleştirilen Liderler Zirvesi’nin sonuç bildirgesinde,
“korumacılık” ifadesi kullanılmadı, onun yerine, “serbest” ve “adil”
bir küresel ticaret politikası ihtiyacı vurgulandı.
Bildiride, küresel “ekonomik büyümenin” düşük kaldığı uyarısı
yapılırken, ticari ve jeopolitik gerilimlerin artmasıyla risklerin aşağı
yönlü olduğu vurgulandı. ABD, Çin ve diğer ülkeler arasında
artan ticaret ihtilaflarına bildiride yer verilmezken, elektronik ticaret,
akıllı zekâ ve nesnelerin internetinin ortaya çıkardığı acil zorluklara
karşı daha fazla çalışılmaya ihtiyaç olduğu belirtildi.
Ticaret ve yatırım için risklerin
değerlendirilmesine devam edileceğine ve bu risklerin giderilmesi için
gerekli adımların atılacağına işaret edilen bildiride, “Özgür, adil, ayrımcı
olmayan, şeffaf, öngörülebilir ve istikrarlı bir ticaret ve yatırım ortamı
oluşturmak ve pazarlarımızı açık tutmak için çabalıyoruz.” ifadesine
yer verildi.

G20 liderleri, sonuç bildirisinde,, ticaret ve yatırımlar konusunda, pazarları
açık tutacaklarını ve Dünya Ticaret Örgütü’nün gerekli olan reformları
destekleyeceklerini belirtirken, bu konuda küresel “eşit şartlar”
oluşturmak için çalışacaklarını belirtti.
Japonya Başbakanı Şinzo Abe, zirve sonunda düzenleği basın
toplantısında, iklim değişikliği konusunda G20 üyeleri arasında
“büyük görüş farklılıkları” olmasına rağmen, liderlerin ortak bir
zemin bulduklarını söyledi. G-20 liderlerinin üye ülkelerin
güçlü küresel ekonomik büyümeye öncülük etmesi gerektiği konusunda
fikir birliği içinde olduklarını belirten Abe, “Küresel ekonomi,
ticari gerilimler devam ettikçe aşağı yönlü risklerle karşı karşıya
kalmaya devam edecek.” yorumunu yaptı.

Dünyanın dört bir yanından 2 binden fazla gazetecinin takip ettiği
zirveye, 37 devlet ve hükümet başkanı ve aralarında Avrupa
Birliği’nden de delegelerin yer aldığı yaklaşık 30 bin kişi katıldı.
Osaka’da zirvede liderleri korumak için geniş güvenlik önlemleri
alındı. Zirve süresince 32 binden fazla kolluk kuvveti görev yaptı.
Suudi Arabistan, gelecek yıl G20 dönem başkanı olarak Kasım
2020’de gerçekleştirilecek G20 Liderler Zirvesi’ne ev sahipliği yapacak.