Kimi zaman insanoğlunun katilidir der, kimi zaman herşeyin ilacıdır ,kimi de hızlı yaşa genç öl oysa tasavvuf ehli der ki vaktin evladı ol.

Zaman ile ilgili değişik düşüncelere sahip olsakta zaman kavramının özünü kavrayabilmek çoğumuz için hem zor hem de değişkenlik gösterir. Dikkat edin çevrenizde en çok duyduğunuz cümlelerden biri de şu dur:- “ Zaman ne çabuk geçiyor”. Her anı daha dün gibi karşımızda capcanlı duruverir aslında . Eşle dostla geçmiş anları yad ederken bir bakmışız bahsedilen on yıl yirmi yıl öncesi.

Tasavvuf ehli der ki

“Tekamül etmenin temel şartlarından biri an-ı daim olmaktır.”

Geçmişe ve geleceğe bağlı kalmaksızın içinde bulunduğumuz halin zamanın kıymetini kavrayabilmektir makbul olan. Oysa bizler ya geçmişin kanlı hesaplaşmalarında cebelleşir yahut geleceğin bilinmez sularına doğru bir an önce kulaç atma derdindeyizdir. O yüzdendir vaktin evladı olamayışlarımız. Kişinin en büyük imtihanlarından biridir oysa ki zaman. Zaten çoğumuzda talip değilizdir zamanın sırrını kavrayabilmeye. Onun yerine daha ne kadar uzun yaşayabiliriz daha ne kadar genç görünebilirizlerdeyizdir.

Hz. Mevlâna Mesnevisin de : ”İnsan duygu ve düşüncelerle düğümlenmiş gibidir. Ne zaman kişi geçmiş ve gelecek düşüncesinden kurtulursa o zaman bütün düğümler çözülür gider ,kişi de bu alemde huzura erer.” der.

Ez cümle , zamanı düşman değil dost bellemekte fayda var, zamana sövmekte değil sevmekte bir sır var, vaktin evladı olmaya talipler için nice hayırlı kapılar var…

Ayın sözü

Geçmiş eyyâmı (günleri zamanları) sakın yâd etme
Gelecekten dahi feryad etme
Her iki devri unutmuş olarak
Hoş geçir halini bugününü berbat etme

Ömer Hayyam