Anasayfa » Avrupa Birliği » Yunanistan Seçiminin Galibi: YENİ DEMOKRASİ LİDERİ KİRYAKOS MİÇOTAKİS

Yunanistan Seçiminin Galibi: YENİ DEMOKRASİ LİDERİ KİRYAKOS MİÇOTAKİS

Yunanistan’da yapılan erken genel seçimde ana muhalefetteki merkez sağ Yeni Demokrasi (ND) partisi ilk sırada yer aldı. İçişleri Bakanlığı’nın seçim sonuçlarına dair açıkladığı ilk rakamlara göre, liderliğini Kiryakos Miçotakis’in yaptığı ND, yüzde 39.6 oy almayı başardı. Yunanistan Başbakanı ve Radikal Sol Koalisyon (SYRIZA) lideri Aleksis Çipras ise yüzde 31.6’da kaldı. Bu sonuçlara göre mecliste 158 sandalye kazanarak salt çoğunluğu elde edecek olan Miçotakis’in partisi tek başına iktidara gelebiliyor. Çipras, rakibi Miçotakis’i telefonla arayarak seçim zaferinden dolayı tebrik etti. 51 yaşındaki siyasetçi Miçotakis’in bugün yemin ederek başbakanlık koltuğuna oturması bekleniyor. Seçime katılım oranı yüzde 57.2 oldu. Partilerin oy dağılımı ve sandalye sayısı şu şekilde: Yeni Demokrasi yüzde 39.6 (158) SYRIZA yüzde 31.6 (86) Değişim Hareketi (KINAL) yüzde 8.3 (22) Yunanistan Komünist Partisi (KKE) yüzde 5.3 (15) Yunan Çözümü Partisi yüzde 3.8 (10) Avrupa’da Demokrasi Hareketi (DİEM25) yüzde 3.4 (9) Diğer partiler yüzde 8.1 Bu sonuçlara göre parlamento 6 partiden oluşuyor. Aşırı sağcı Altın Şafak partisi dışarıda kalırken, milliyetçi Yunan Çözümü Partisi meclise giriyor. Parti genel merkezinde seçim sonuçlarını değerlendiren Miçotakis, özellikle gençlere yeni fırsatlar vereceğini ve işsizlikle mücadele edeceğini söyledi. Büyüme rakamlarını artıracağını belirten yeni lider, ilk iş olarak vergileri düşüreceğini, yatırımları artıracağını, maaşları yükselteceğini, sağlık ve eğitim alanında iyileştirme yapacağını kaydetti. Miçotakis ayrıca Yunanistan’ın sesini Avrupa sahnesinde daha güçlü duyuracağını ifade etti. 2012 yılından meclise girmeyi başaran ve geçtiğimiz dönemde ülkenin üçüncü büyük partisi konumuna yükselen aşırı sağcı Altın Şafak yüzde 3’lük seçim barajına takılıyor. Göçmen karşıtlığı başta olmak üzere milliyetçi seçmenden oy almayı başaran partide son dönemde Nikos Mihaloliakos’un liderliğine eleştiriler arttı. Mihaloliakos’un “Nazi bayrağı önünde Nazi selamı verdiğini gösteren” fotoğraflar paylaşılmıştı. Yüzde 2,97 oy oranında partinin meclise girip giremeyeceği sandıkların tamamı açıldığında netleşecek. Bu arada diğer sağ parti Yunan Çözümü (Elliniki Lisi) ise 3,77 oy oranıyla meclise giriyor. Ortodoks Kilise’nin bir kesimin desteğini alan parti lideri Kiriakos Velopoulos tele pazarlama yoluyla “Hazreti İsa tarafından yazılmış mektup” satmasıyla biliniyor. Gazeteci ve yazar Velopoulos, Yunanistan’da kadınların da silah altına alınmasını talep ediyor. Miçotakis, Yunanistan eski Başbakanı Konstandinos Miçotakis’in oğlu ve eski Dışişleri Bakanı Dora Bakoyanni’nin kardeşi, Atina Belediye Başkanı Kostas Bakoyanni’nin dayısı. Amerikan Harvard Üniversitesi’nde Sosyal Bilimler okuyan Miçotakis, Stanford Üniversitesi’nde Uluslararası Ekonomi Bölümü’nden mezun oldu. 2004’te ilk kez YDP’den milletvekili seçildi ve 2016’da YDP’nin liderlik koltuğuna oturdu. Andonis Samaras hükümeti döneminde 2013-2015 yılları arasında İdari Reformlar ve E-Devlet Bakanı olarak görev yaptı. 51 yaşındaki siyasetçi 3 çocuk babası. SYRIZA lideri Aleksis Çipras seçim sonuçlarının duyurulmasının ardından rakibi Miçotakis’i tebrik etti. Sonuçları değerlendiren Çipras, SYRIZ’nın ‘halkın çıkarlarını korumak için’ ana muhalefet partisi olarak yoluna devam edeceğini söyledi: “Sorumlu ve aktif bir muhalefet yapacağız. Daha tecrübeli olarak geri dönmek için kendimizi hazırlayacağız.” Hükümeti döneminde elde edilen ekonomi rakamlarını savunan Çipras, Miçotakis’e daha öncekilerinden iyi bir miras bıraktıklarını kaydetti. Yunanistan Başbakanı Çipras, liderliğini yaptığı SYRIZA’nın 26 Mayıs’ta yapılan Avrupa Parlamentosu (AP) seçimlerinde büyük kayba uğraması sonucu erken seçim kararı almıştı. Avrupa Birliği’nin (AB) kurtarma programları gölgesinde 2015’te iktidara gelen Çipras, başta ekonomi politikaları olmak üzere milliyetçi “Bağımsız Helenler” Partisi ANEL ile ittfak kurması ve son olarak ‘Makedonya’ sorunundaki politikasından dolayı eleştiri oklarının hedefindeydi. Sandık çıkışı anket sonuçlarına göre, Yeni Demokrasi partisi lideri Kiryakos Miçotakis’in yüzde 38 – 42 aralığında oy alması bekleniyor. Yunanistan Başbakanı ve Radikal Sol Koalisyon (SYRIZA) lideri Aleksis Çipras yüzde 26.5 – 30.5 oy aralığında ikinci sırada yer alıyor. PASOK’un devamı olan, sosyal demokrat Değişim Hareketi (KINAL), yüzde 6 – 8; Yunanistan Komünist Partisi 5 – 7 ve eski Ekonomi Bakanı Yannis Varoufakis’in kurduğu Avrupa’da Demokrasi Hareketi (DİEM25) yüzde 3 – 5 aralığında bulunuyor. 2015’teki seçimlerde yüzde 7 civarında oy alan aşırı sağcı Altın Şafak partisinin yüzde 3 barajına takılarak meclise giremeyeceği tahmin ediliyor. Yunanistan, 7 Temmuz tarihinde Başbakan Aleksis Çipras’ın talebi üzerine 300 sandalyelik parlamentoyu yenilemek için erken genel seçime gidiyor. Yapılan son kamuoyu yoklamaları ana muhalefetteki merkez sağ Yeni Demokrasi (ND) Partisi’nin Çipras’ın liderliğindeki solcu SYRIZA’nın önünde olduğunu gösteriyor. Ülkede elde ettiği büyük desteği kaybettiğini belirterek daha önce Çipras’a istifa çağrısında bulunan Yeni Demokrasi Partisi lideri Kyriakos Mitsotakis seçimlerin en iddialı ismi olarak dikkat çekiyor. Anketlerde ND, SYRIZA’nın yüzde 9 ila 12 puan önünde görünüyor. Esas soru ise iktidara geçecek partinin bir koalisyon ortağına ihtiyaç duyup duymayacak olması. Şimdilik öngörü; ND ve lideri Miçotakis’in koalisyona gerek kalmadan parlamentodaki 151 sandalyeyi alacağı yönünde. Ancak bu durum kaç partinin yüzde 3’lük barajı geçip parlamentoya gireceğine bağlı. Parlamentoya girme olasılığı bulunan partiler arasında Değişim için Sosyal Demokrat Parti (Eski PASOK), Komünist Parti, aşırı sağcı Altın Şafak Partisi, bir diğer aşırı sağcı popülist Yunan Çözümü Partisi ve SYRIZA’nın eski Finans Bakanı Yanis Varufakis liderliğindeki Avrupa’da Demokrasi Hareketi 2025 Partisi (DiEM 2025). Göçmen akını, yüksek vergiler, işsizlik ve Kuzey Makedonya krizinin de aralarında bulunduğu sorunlardan dolayı bir çok seçmen iktidar partisine tepkili. Son 10 yıl içerisinde altıncı kez seçime giden ülkede, halk özellikle Brüksel reçeteleri olan kemer sıkma programlarından memnun değil. Yunanların memnuniyetsizilikleri aynı gün ülkede yerel seçimlerin de yapıldığı Avrupa Parlamentosu seçimlerinde net şekilde ortaya çıktı. Başbakan Alexis Çipras’ın partisi SYRIZA muhafazakar Yeni Demokrasi Partisi’nin (ND) 10 puan gerisinde kalınca Çipras ülkeyi erken seçime götürdü. 289 milyar euro ile küresel finans tarihindeki en büyük kurtarma paketini alan Yunanistan, 55 milyar euroya denk gelen 3 yıllık son kısmı Ağustos 2018’de tamamlamıştı. Tüm bu borcun geri ödemesi on yıllar sürecek. Kamuda yapılan kesintiler yardım paketinin ön koşuluydu ve bu kesintilerin daha uzun bir süre devam etmesi gerekiyor. Ne var ki, Yunanistan bu sayede normal piyasa faizleriyle borçlanabilir ve yatırım yapılabilir hale geldi. Yunan ekonomisi hala kriz öncesine göre yüzde 25’e yakın oranda daha küçük ama toparlanma sürüyor. Seçim kampanyasında halktan özgürce hareket etmesini isteyen Çipras, AP seçimlerinde yaşanan oy kaybına “yorgunluk ve öfke” hislerinin neden olduğunu kabul ediyor. Öncelikle şunu özellikle vurgulamakta fayda var, Yunanistan bağımsız bir devlet değil. Bunun en büyük delili ise vekil bir devlet olarak kurulmuş olması. Demokrasisi de bir nevi “Hanedan Demokrasisi”, bir bakıyoruz PASOK iktidarda iken bir bakıyoruz Yeni Demokrasi sonra da Papandreu Ailesi ardında da Miçotakis ailesi. Bu duruma 2015 yılında bir istisna ile SYRIZA hareketi lideri Çipras iktidara geldi. Çipras’a Yunan halkı çok bel bağladı ama başta da söylediğimiz gibi Yunanistan bir vekil devlettir ve asla Emperyalizmin diktalarının dışına çıkamaz. 2011 krizine baktığımız zaman Yunanistan’da bu krize Yeni Demokrasi hareketi ve Papandreu Ailesi neden oldu. Bunun bir sonucu olarak 2011 krizindne günümüze kadar Yunanistan’ da 20.000 intihar vakası yaşandı. Geçtiğimiz günlerde yapılan erken genel seçimlerde ise katılım oranı yüzde 57 seviyesinde kaldı, yani bu şu demek; Yunan halkının yarıya yakını siyasetten ve siyasetçilerden ümidini kesmiş. Dolayısıyla Yunanistan’ daki yeni dönem Yunan halkına mutluluk, umut ve refah vadetmiyor. An itibarı ile neoliberal kapitalist sistem yani IMF, Avrupa Merkez Bankası, Avrupa Komisyonu yani müesses nizamın (troyka) empoze ettiği ekonomik hamleleri yapmaya devam edecekler. Buna mahkum bir devlet Yunanistan, çünkü ülkenin milli gelirinin yüzde 80’ i hizmet sektörü, geri kalan yüzde 20 ‘ lik kısmın bir bölümü denizcilik ve tarıma dayalı ekonomi ve çok az bir kısmı da sanayi üretimine dayalı. Bu vahim ekonomik tablo Yunanistan’ın dünyanın 56. Ekonomisi olmasına yol açmış ve bu durum her geçen gün kötüye gidiyor. Ama bu gerçeklere hiç aldırmadan Güney Kıbrıs’lı Rumlarla birlikte Yunanistan kuvvet çarpanları bularak tabloyu farklı göstermeye gayret ediyor. Yunanistan’ ın en büyük tezleri iki kaynağa dayalı. Bunlarda birisi Helenistik medeniyetin bugünkü mirasçısı oldukları iddiası. Bunun hiç de böyle olmadığı zaten aklı başında bütün tarihçiler söylüyor. Tabii komünistleri bariz bir şekilde yalnız bırakan Stalin’ in bu inanılmaz hatalı hamlesi Yunanistan’ı iç savaşa götürdü. Bunun yanında Yunanistan’ ın 1923 – 1955 arası dönemine baktığımızda da Türkiye ile çok güzel ilişkiler kurduğunu görüyoruz. Yunan politikacıları özellikle Türkiye ve Ege konularında hayal dünyasında yaşayan insanlar gibi hareket ediyor. Ama reel politikte gerçekler hayallerle örtüşmez. Kıbrıs bakış açısını ele alırsak, Sn. Yaşar Aksoy’ un eseri “Kıbrıs Direnişi ve Çözüm” adlı kitabında Nicos Samson’ un hatıralarına yer verilmiş. Nicos Samson, 15 Temmuz’ da Kıbrıs’ta darbe yapar, 22 Temmuz günü öğlenden sonra kendisine “Türkiye’ ye savaş açıyoruz, donanma ve kara kuvvetleri hazır” diyen Yunan Cumhurbaşkanı Gzikis’e bir türlü erişmez. Yunan Cumhurbaşkanı Samson’ u biraz da dolduruşa getirerek “ENOSİS’ i ilan ettiniz, Yunan Halkı ve Helenizm sizi kucaklıyor, ordular ve donanma ve hava kuvvetlerimiz yoldadır” der ve Samson bundan büyük güç alarak Kıbrıs’ta bir takım hareketlere girişir. Ama aradan birkaç gün geçmesine rağmen hiç bir şey gelmez. Samson sürekli Yunanistan’a telefon eder ve kendisine sürekli bahaneler iletilir, “denizaltıları bekliyoruz”, “tamam şimdi yola çıkılıyor” gibi ama son kertede Samson’ un telefonlarına kimse çıkmaz. Samson ’da adeta başına gelecekleri anlamış gibi ağlayarak telefonu yere atar. Hikayenin sonu malum Türk Silahlı Kuvvetlerinin harekatı ve bağımsız müstakil Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti.